"حتى يرى" - Traduction Arabe en Turc

• görene kadar
• görmek için
• görene dek
• görsün

- ...tamamen ona odaklanmış durumdalar. - Jeff görene kadar bekle.
انهم متحمسون بشأنها انتظرى حتى يرى جيف هذا

Arabanda o kokulu şeylerden olmadığına dair kanıt görene kadar çıkmayacakmış.
لن يخرج حتى يرى دليل أنك لا تملكين معطر للجو في سيارتك

Ötekiler de hatalarını görene kadar Sodan'ın yolundan yürümeye devam edeceğiz.
سنستمر بالسير على درب محاربي الـ((سودان)).. حتى يرى الآخرين خطأ أساليبهم

Kurbanlar manzara için, şüpheli de gelen gideni görmek için seçmiş.
الضحايا اختاروها للمنظر الجانى فعل حتى يرى ان كان احدا قادم

Neler olduğunu görmek için mi bekledi yoksa sadece teknik olarak beklemek zorunda mıydı?
هل اراد ان يكون قريبا بما يكفى حتى يرى ما حدث ام انه ميكانيكيا ؟

Onu bu halde görene dek unutamamıştın.
حتى يرى فيه مثل هذا أنتى لن تنسيه

Dothrakiler savaşta yenildiklerinde tüm dünya utançlarını görsün diye saç örmeklerini keserler.
عندما يهزم الدوسراكي في معركة يقوموا بقطع ضفائرهم حتى يرى العالم عارهم

Benimkiler dava dosyalarını görene kadar bunlarla ilgilenmez.
مكتبي لن يتحرك حتى يرى ملفات القضايا

Burda bir yabancı tuttuğumuzu görene kadar bekle.
إنتظر حتى يرى بأن لدينا أحمق هنا

Görmeye gideceği kadını tekrar görene kadar sakladığı bir şey.
يبقيه معه حتى يرى . تلك النسوة مرة أخرى

Bu "bir tabut görene kadar gözyaşlarının dökülmemesi"dir.
هذا يُدعى "لا تذرف الدموع حتى يرى المرء التابوت"

Şimdi doğaçlama yapan kişi bir sonraki iyi adımı hisseder ve oynar fakat bir besteci tüm olası adımları göz önünde bulundurur, onları test eder, öncelik sırasına koyar, ta ki tüm bunların nihai ve kalıcı güzelliğin güçlü ve uyumlu bir tasarımı oluşturduğunu görene kadar.
الان فان المرتجل يشعر و يعزف حركته الرائعة بشكل تلقائي بينما الملحن فانه ياخذ جميع الحركات بعين الاعتبار فيختبرها و يرتبها تبعا لاهميتها حتى يرى الكيفية التي سوف تمكنه من تشكيل القطعة المتجانسة ذات الروعة اللامتناهية

- Rozetini görene kadar kimse hareket etmeyecek.
لا تتحركوا حتى يرى شارته

Moe onsuz nasıl eğlendiğimi görene kadar bekleyeceğim.
انتظر حتى يرى (موي) كيف أصبحت ثملا بدونه

Ha-ha. Sadece Copper bunu görene kadar bekle.
فقط إنتظر حتى يرى هذا.

Flynn seni görene kadar.
حتى يرى فلين لك.

Oğlumun birisinin orospusu olduğunu görmek için mi?
أو كانت لي ابنة حتى يرى العالم أن ابني صار عاهرة شخص آخر ؟

Diaz'ın düşüşünü görmek için merdivenlerden aşağı bakmadı bile.
لم ينظر إلى أسفل السلم حتى يرى كيف هبط (دياز)

Seni orada buklelerinle görene dek bekle
ينتظر حتى يرى ضفائرك هناك

Cesedi gözleriyle görene dek Sam'in Angie'yi öldürdüğüne inanmayacak.
لن يُصدّق أنّ (سام) قتل (آنجي) حتى يرى تلك الجثة بنفسه.

Ayağa kalkta general yüzünü görsün
حسناً ، انهضوه حتى يرى الجنرال وجهه