Müşterilere temizlik formu verdim Böylece bizden ne istediklerini hep bildik. | Open Subtitles | أعطيت العملاء استمارات للتنظيف حتي لا ننسي أشياء يريدوننا أن نفعلها |
Bu festivalin BM Genel Kurul toplantısının yapıldığı zamana denk gelmesini sağlamıştık. Böylece sesimizi duymasını istediğimiz liderle bizi duymamazlıktan gelemeyeceklerdi. | TED | وتأكدنا أن يصادف موعد الحفل موعد انعقاد الجمعية العمومية للأمم المتحدة. حتي لا يستطيع القادة التي نحتاج أن يسمعوا أصواتنا تجاهلها. |
Yangın merdivenlerini kullanacağım, Böylece kimse beni asansörde göremez. | Open Subtitles | سأستخدم سلم الطوارئ حتي لا يراني أحد في المصعد |
Duş perdeni düzelttim. Böylece küflenmez. | Open Subtitles | لقد حللت ستارة دشك حتي لا تصاب بالعفن الفطري |
Ahmak silahı alıp kendisine karşı kullanmasın diye böyle yapılır. | Open Subtitles | حتي لا يستطيع الأحمق أن يأخذ السلاح منه، ويشهره في وجهه |
Senin bazı güzel eşyalarını onlara vermek zorunda kaldım Böylece bizi öldürmeyecekler. | Open Subtitles | كان يجب علي ان اعطي لهم بعضا من اشيائنا الثمينة , بالطبع حتي لا يقتلوننا |
Belki masana dönmek istersin giyinmek için, Böylece grip olmazsın. | Open Subtitles | ربما عليه العودة ليرتدي ملابسه حتي لا يصاب بالبرد |
Böylece sonradan pişman olacağın bir şey yapmazsın. Tamam mı? | Open Subtitles | حتي لا تفعلي شيئا تندمين عليه فيما بعد هل تفهمي ؟ |
Okuma yazmayı çok iyi öğrenmeniz gerek Böylece asla bunun gibi insanlar için çalışmak zorunda kalmazsınız. | Open Subtitles | يجب عليكم أن تتعلموا القراءة و الكتابة جيداً حتي لا تحتاجوا العمل لمثل هؤلاء الناس |
Tamam. Soyulmadığından emin olurum Böylece kimse zarar görmez. | Open Subtitles | هذا صحيح , التأكد من إغلاق المتجر حتي لا يكون هناك حياة بريئة في بالخطر |
Babası da oynayabilir, Böylece sıkılmaz. | Open Subtitles | بابا يمكن لعبها معنا أيضاً حتي لا تصبح مملة |
Seni ben götürürüm, Böylece babanla gitmek zorunda kalmazsın. | Open Subtitles | سأقلك لهناك حتي لا تضطري للذهاب مع والدك |
Bazı şeyleri karıştırmak bilgeliktir Böylece defans her hareketi önceden tahmin edemez. | Open Subtitles | حسناً , هناك حكمة في خلط الأشياء حتي لا يستطيع المهاجم التنبؤ بكل حركة |
Böylece bir daha önceki gibi olacağını konusunda endişelenmez. | Open Subtitles | حتي لا تضطر مطلقا للقلق أني سأتجه لذلك الجانب ابدا |
Beni vurman gerek. Böylece sana yardım ettiğimden şüphelenmezler. | Open Subtitles | عليك ان تطلق علي سهم حتي لا يشكون أني ساعدتك |
Dünyayı kasti olarak burjuvalaştıran ve Böylece insanların artık parasının yetmeyeceği bir dünya için çalışan varlıklar var! | Open Subtitles | هناك كائنات تقوم بتحسين الأرض عن قصد حتي لا يستطيع الإنسان تحمل المصاريف |
Arka taraftan geldim ve Böylece seni burada utandırmadım. | Open Subtitles | جئت من الطريق الخلفي حتي لا أحرجك. |
Ses geçirmez yaptırdım, Böylece meditasyonumuzu hiçbir şey bölemez. | Open Subtitles | -بنيتها محصنة من الزلازل حتي لا يزعج احد تأملنا الروحي |
Ahmak silahı alıp kendisine karşı kullanmasın diye böyle yapılır. | Open Subtitles | حتي لا يستطيع الأحمق أن يأخذ السلاح منه، ويشهره في وجهه |