Ayrıca hiç kimsenin de kokpite girmemesi ya da uçaktaki elektronik sistemleri kırmaması ya da uçağa silah getirmemesi gerekiyordu. | Open Subtitles | ولم يكن من المفترض لأحدكم الوصول إلى حجرة القيادة أو اختراق النظام او احضار أشخاص يحملون سلاحا ليخربوا كل هذا |
Nispeten endişelenerek, önemli devlet dairelerinin çoğunu bir kokpite koydu. | TED | إنه أمر مثير للقلق قليلاً، لقد وَضع معظم المباني الحكومية المهمة في حجرة القيادة |
- kokpite girdi. - Cehennemi boylayacak! | Open Subtitles | لقد ذهب الى حجرة القيادة انه ذاهب للجحيم |
Kokpitin frekansına girebilir misin? - Evet. | Open Subtitles | هل بامكانك الدخول على تردد حجرة القيادة |
- Kokpitin kapılarını açamayız. | Open Subtitles | لن نعرض حجرة القيادة للخطر |
Seni kokpitten dışarı çıkaracak kadar zeki siviller. | Open Subtitles | المدنيون الذين كانوا أذكياء بما فيه الكفاية لإخراجكم من حجرة القيادة |
Onunla kokpitten iletişim kurmaya çalışacağız. | Open Subtitles | سنحاول معه من حجرة القيادة |
Kaptan köşkü, SHM ve cephanelik üzerine yapacağımız nokta saldırı geminin kontrolünü bize verecektir. | Open Subtitles | ضربة دقيقّة على حجرة القيادة القائد العام و الترسانة، ستعطينا تحكم شامل على تلك السفينة. |
kokpite girmek. | Open Subtitles | وتفعلوا شيئا واحدا ندخل الى حجرة القيادة - |
Protokolü biliyorum ve içinizden herhangi birinizin kokpite zorla girip hayatta kalma şansımı berbat etmesine izin veremem. | Open Subtitles | أعلم البروتوكولات كلها ولا يوجد لنا فرصة حين نهبط ولن أسمح لأي منكم باقتحام حجرة القيادة وتدمير فرصتي الاخيرة للبقاء على قيد الحياة |
kokpite gidelim! | Open Subtitles | اذهب الي حجرة القيادة |
kokpite asla giremeyeceksiniz. | Open Subtitles | لا يمكنكم اقتحام حجرة القيادة |
Şimdi ikinizden biri kokpite geri dönebilir mi? | Open Subtitles | الآن عودوا إلى حجرة القيادة |
Bence en iyi yer kaptan köşkü olur. | Open Subtitles | انا اظن ان افضل مكان هى حجرة القيادة. |