Yarığı kapatmamızın tek yolu, Gözyaşı Taşı'nı bulmak. | Open Subtitles | والسبيلالوحيدلإغلاقالشق ، هو بالعثور على حجر الصدع. |
Örtüdeki yarığı kapatmak için Gözyaşı Taşı'nı bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا ان نجدّ حجر الصدع ، لنغلق الشق الموجودبالحاجز. |
Çok eski bir tomar, Gözyaşı Taşı'nın taşıyıcısına talimatlar veriyor. | Open Subtitles | لفيفة قديمة ترشد حامل حجر الصدع ، لكيفية إستخدامه. |
Sana görevinde eşlik edeceğim ve Gözyaşı Taşı'nı bulduğun zaman bana vereceksin ben de talimatlara uyup, çatlağı kapatacağım. | Open Subtitles | سأنضم إلى مسعاكم البسيط، وحينما تجد "حجر الصدع". ستمنحني إيّاه ، و سأتبع أنا تعليمات اللـّفيفة ،و أغلقّ الشقّ. |
Sıfatı kimin taşıdığı önemli değil ya da zaferi kimin kazandığı yeter ki Taş bulunsun ve yarık kapatılsın. | Open Subtitles | "لاأكترثبـ "منلديهاللّقب"،"أو منينالالمجد، بمجرد أن يتم إيجاد "حجر الصدع" و غلق الشق. |
Pusula seni Taş'a götürmez. Sadece benim elimde işe yarar. | Open Subtitles | البوصلة لنّ تـُرشدكِ إلى طريق "حجر الصدع" إنّها تعمل معي فقط. |
Gözyaşı Taşı'nı bulmanın anahtarı o rün taşıyıcı. | Open Subtitles | حامل "الرون" ، هو مفتاح إيجاد "حجر الصدع". |
Bu adamı ve şu büyülü rünü Pamorah'a götürüp Gözyaşı Taşı'nı bulmaktan daha önemli bir şey yok sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتُ أننا لانعير أهمية سوى لأخذه برفقة ذلك السحر إلى "بامورا" ، لحصول على "حجر الصدع". |
Sıcak bir yemek için orada mola verebiliriz. Pusula, Gözyaşı Taşı'nın yerini gösterecek sanıyordum en yakın hanın değil. | Open Subtitles | خلتأنمن المفترضأنتشير البوصلة، إلى مكان "حجر الصدع" ، و ليس لأقرب حانة. |
Pusula, Arayıcı'nın yolunu gösteriyor. Prensesim ve ben Gözyaşı Taşı'nı bulmak için derhal yola çıkmalıyız. | Open Subtitles | أناو أميرتى،سنغادر، سعيّاً للحصول على "حجر الصدع." |
Sen Gözyaşı Taşı'nı ararken bütün insanlığı yok edecek vakitleri olduğunu düşünüyorlardı. | Open Subtitles | يظنون أن بينما أنتَ تبحث عن "حجر الصدع" ، سيدمرونا جميعاً. |
Yeni bir Arayıcı atandı. Gözyaşı Taşı'nı aramaya başladı bile. | Open Subtitles | قدتمّتكلـّيفباحثجديد بالفعل، و هو بطريقه لإيجاد "حجر الصدع". |
Pusula hala aynı yönü gösteriyor. Belki de bizi Gözyaşı Taşı'na götürüyordur. | Open Subtitles | البوصلةلازالتتشيرإلى نفس الأتجاه، ربما تقودنا إلى "حجر الصدع". |
Şimdi ise bu kehanetin, Gözyaşı Taşı'nı arama görevine devam edersen, onu bulacağın ama onu Gardiyan'a vereceğin anlamına geldiğini söylüyorlar. | Open Subtitles | و الآن يقولون أنّ النبوءة تقول أنـّكَ ستواصل البحث عن "حجر الصدع" و ستجده. -لكنـّكَ ستسلـّمه لـ"الصائن ". |
Pusula ancak Arayıcı'nın ellerindeyken Gözyaşı Taşı'nın yerini gösterir. | Open Subtitles | فييديالباحثفحسب، ستشير البوصة إلى إتجاه "حجر الصدع". |
Çünkü Saray'dan ayrılıp Gözyaşı Taşı'nı bulmanı ve onu Gardiyan'a teslim etmeni istiyorlar. | Open Subtitles | لأنهنَّيُريدنكَأن تغادرالقصر، لتجد حجر الصدع و تسلمه لـ"الصائن". |
Gözyaşı Taşı'nı bu zamana kadar bulamamış olmana şaşmamalı. | Open Subtitles | لا عجب أنكَ لمّ تصل إلى "حجر الصدع" حتى الآن. |
Yeni bir Arayıcı tayin eder. Gözyaşı Taşı'nı bulup, yarığı kapatırlar. | Open Subtitles | سيكلف باحثاً جديداً ، وسيجدون "حجر (الصدع)" ، و سيغلقون الشقّ. |
Taş'ı bulup, Gardiyan'a vermesi ancak zaman meselesi. | Open Subtitles | حسناً , إنـّها مسألة وقت حتى يجد "حجر الصدع" ، و يسلمه إلى "الصائن". |
Richard'ın Taş'ı bulmasına izin vermemem. | Open Subtitles | لا يمكنني أنّ أسمح لـ(ريتشارد) بالعثور على "حجر (الصدع)". |