Çoğumuz için bu teknolojinin etkisi işleri biraz daha kolaylaştırmaktır. | TED | وبالنسبة لأغلبنا، تأثير هذه التكنولوجيا هو تسهيل استخدام الأشياء إلى حدٍ ما. |
Bu harita aslında biraz daha büyük. | TED | والخريطة في حقيقة الأمر إلى حدٍ ما أكبر حجماً. |
Tamam, artık biraz daha hızlı gidebilirsin. | Open Subtitles | حسنا، يمكنك أن تسرع قليلا إلى حدٍ ما الآن |
Onlar gibi büyük hantal hayvanlar için... şaşırtıcı görünen bir amaç. | Open Subtitles | شئ يعتبر مفاجأة إلى حدٍ ما بالنسبة لحيوان في هذا الحجم |
Çünkü insanoğlu, bir bakıma, arılar gibi toplu yaşayan varlıklardır. | TED | لأننا نحن البشر ، إلى حدٍ ما ، نعيش في خلايا كالنحل |
Ama olayı bizzat yaşamak... anlattıklarınızdan biraz farklıydı. | Open Subtitles | لكن، وبكلّ تأكيد تجربته كانت مُختلفةً إلى حدٍ ما. |
Aslında, kendimi biraz garip hissediyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة، أَشْعرُ بالغرابة إلى حدٍ ما بشان هذا. |
Şmdi aynı caddede olmak, biraz fazla yakın gibi geldi. | Open Subtitles | نفس الشارع, أعتقد أن ذلك قد يصبح تقرب إلى حدٍ ما |
Belki de sevgilimin yanına taşınırım. Çünkü o da biraz pasaklıdır. | Open Subtitles | ربما فقط سأنتقل مع صديقي الحميم , لأنه إلى حدٍ ما قذر , أيضاً |
Araba sürmek için biraz kısa değil misin sen? | Open Subtitles | ألستَ قصيراً إلي حدٍ ما علي قيادة سياره يا رجُل ؟ |
Nasıl olmuşsa, bunu öğrenmişsin, ama biraz geç oldu. | Open Subtitles | يبدو أنكَ إكتشفت الأمر إلى حدٍ ما لكن بعد فوات الأوان |
biraz garip ama eğer Matt'le istediğiniz buysa, beni ilgilendirmez. | Open Subtitles | هذا غريب إلى حدٍ ما ، لكن هذا ما تريدانه أنتِ و مات ، وليس مُتعقاً بيّ. |
Çalışma saatleriniz standart olacak. biraz ev temizlenecek. | Open Subtitles | أذن سأغيب لمدة ساعاتٍ فقط أي تدبير منزلي بسيط الى حدٍ ما |
Ayrıca senin tekniğin... biraz dandikmiş. | Open Subtitles | و أضيف إلى ذلك أن أسلوبك، بطيء إلى حدٍ ما. |
Sanırım biraz baskıcıydım. | Open Subtitles | أَعتقِد بأنّني كُنْتُ مُلِحاً إلي حدٍ ما |
Doğru söylüyorsun evet, bu biraz aşırıya kaçmış olabilir. Ama bazen ruh hâlim değişken olabiliyor. | Open Subtitles | لكَ الحقّ في ذلك، لقد بالغتُ قليلاً، لكنّي مزاجيّ إلى حدٍ ما. |
Ve aynı insanlarda olacağı gibi, belli bir dereceye kadar kendiliklerinden iyileştiler, aynı bir kalp krizinden sonra olduğu gibi. | TED | وهو بالضبط ما ستفعله البشر. تعافوا تلقائياً إلى حدٍ ما. تماما نفس الشيء بعد الإصابة بالجلطة. |
Yani sen benim ilkim gibi birşeysin. | Open Subtitles | أعني, أنك إلى حدٍ ما, مثل, الأول بالنسبة لي |
Evet, sen de onlar gibi iyi kıvırıyorsun. | Open Subtitles | أنت بنفسك كفنّاني مصارعة الثيران إلى حدٍ ما |
Daha önce hiç bunun gibi bir kopyalama mekanizması gördüğümü sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أنِّي سبق وأن رأيتُ آليّة مُماثلة مثل هذا إلى حدٍ ما |