"حرجه" - Traduction Arabe en Turc

    • kritik
        
    Bence tuz kaybı kritik bir noktada. Open Subtitles لقد وصلنا الى مرحله حرجه لن نستطيع فيها فصل الملوحه
    Bıçak yarası. Beyin sarsıntısı. Durumu kritik ama durağan. Open Subtitles إصابات متعدده, إرتجاج في المخ حالتها حرجه ولكن مستقره
    Ama durumu hala kritik ve düzelme göstermedi. Open Subtitles نحن نبذل قصارى جهدنا ولكن ستبقى في حاله حرجه ووضعها لا يتحسن
    Pearl Harbour'dan, japonyanin ABD'ye karsi savasa girisinden beri dört kritik gündür; Open Subtitles خلال 4 ايام حرجه ومنذ قصف بيرل هاربور ودخول اليابان الحرب ضد الولايات المتحده
    Mekiği bir şekilde harcayacaksak, ...motorlarını kritik düzeye getirir ve.... ...doğrudan komuta gemisine çarptırırız. Open Subtitles لو أننا سنضحى به على أى حال يمكنا التلاعب بالمحركات كى تصل لدرجه حرجه نصدمه مباشره فى سفينه القياده
    Eğer bir koalisyon kuruyorsa kritik sayıya ulaşmadan önce engel olmamız gerek. Open Subtitles إنظروا إن كان يجمع تحالفات علينا أن نوقفه قبل أن يصل الأمر إلى كتلة حرجه
    Kocanız çok zor bir ameliyat geçirdi ancak durumu hâlâ kritik. Open Subtitles لعمليه صعبه جدا, لكنه مازال في حاله حرجه
    Tamam, burada kritik bir hasta var. Odaklanın. Open Subtitles حسنا , لدينا مريض هنا .في حاله حرجه , ركزوا
    Tarihimizin kritik ve tehlikeli bir anını yaşıyoruz. Open Subtitles سبب فى تدمير كل ما بنيناه نحن بصدد لحظة حرجه
    - Hayır. David kritik kararlar verebilecek halde değil. Open Subtitles لا ، لا اعتقد ديفيد" فى حاله عقليه تمنعه من اتخاذ رأي فى قرارات حرجه جداً
    Adam üs hastanesinde, durumu kritik. Open Subtitles هذا الفتى في حالة حرجه في مشفى القاعدة
    Bu, körlüğün en kritik dönemi. Open Subtitles انها حاله حرجه من العمى القشرى
    Meyers götürüldüğü hastanede kritik durumunu sürdürüyor. Open Subtitles مايرز" أخذ للمشفي المحلي حيث يقبع في حاله حرجه
    Çalışanlardan biri rakiplerden biriyle ilgili kritik bir bilgi saklıyor. Open Subtitles موظف يحجب معلومات حرجه عن منافس
    Dikkat... geminin dengesi kritik noktaya ulaşıyor! Open Subtitles إنتباه... سلامه الهكيل وصلت لمرحله حرجه
    Ancak yaraları kritik gibi görünüyor... muhtemelen ölümcül. Open Subtitles ...لكن اصابته تبدو حرجه و ربما قاتلة
    Bu dakikaya kadar durumunun çok kritik olduğu bildiriliyor. Open Subtitles ولغاية الآن تبدو حالته حرجه
    - kritik seviyeye geliyor. Open Subtitles ستكون حرجه إغلاق طارىء
    O tedavisinde çok kritik bir aşamaya geliyor. Open Subtitles إنها في مرحلة حرجه من العلاج
    Evet, ama ancak kritik düzeylerde. Open Subtitles على مستويات حرجه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus