Anonymous sizi ifade özgürlüğü, insan hakları, aile ve özgürlükle ilgili pankartlarla çağırıyor | Open Subtitles | المجهولون يدعوكم لتأخذوا راية حرّية الكلام , لحقوق الإنسان , للعائلة و الحرّية |
Kardeşinin özgürlüğü için pazarlığa girmene gerek yok. Onunla işim bittiğinde geri dönmek istemeyecek. | Open Subtitles | لستَ مُضطراً للتفاوض على حرّية أخيك حينما أنتهي معه، لن يرغب بالعودة أبداً |
Bölge şefim, Bilgi Edinme özgürlüğü isteğinizi halledemiyor. | Open Subtitles | رئيس قسم الشرطة خاصتي يدرس طلب قانون حرّية المعلومات خاصّتك |
O yüzden FDA'ya FOIA talebi yollamam gerek. | Open Subtitles | لذلك أنا بحاجة إلى ملف قانون حرّية المعلومات مع ادارة الاغذية والعقاقير |
Kalkıp ifade özgürlüğünün internete geçtiğini söyleyebilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيعأنتقفوتقول : حرّية الكلام ممتدّة على الإنترنت. |
Açık çekim var. | Open Subtitles | هذا ما أقوله، لديّ تصريح حرّية. |
Davalının kendini savunması ona belli miktarda serbestlik veriyor. | Open Subtitles | سيتم منح المتّهم الذي يمثّل عن نفسه قدراً معيناً من حرّية التصرّف |
İkinci Dünya Savaşının yaklaşmasıyla tutsak Avrupa'daki gözler, umutla veya umutsuzlukla Amerika'daki özgürlüğe çevrilmişti. | Open Subtitles | مع حلول الحرب العالمية الثانية توجهت أعين العديدين في أوروبا، بالأمل أو باليأس نحو حرّية أمريكا. |
Tıp alanında farklı konularda çalışma özgürlüğü sağlıyor. | Open Subtitles | يعطيك حرّية العمل بمجالات طبيّة مختلفة |
Konuşma özgürlüğü, ölüm tehdidini kapsamaz, Bay Sabalini. | Open Subtitles | حرّية التعبير لا تشمل التهديدات بالقتل، سيّد (ساباليني) |
Bunu söylemiyorum. Ben ona seçme özgürlüğü verdim. Eee? | Open Subtitles | -لا أقول لكِ ذلك، إنّما منحته حرّية الإختيار . |
Din özgürlüğü ile ilgili bir şeylerden ötürü. | Open Subtitles | شيء عن حرّية التعبير الديني. |
- Buna konuşma özgürlüğü deniyor. | Open Subtitles | -تسمّى تلك حرّية تعبير |
Senin için FOIA talebinde bulunacağım. | Open Subtitles | ساتقدم بطلب لقانون حرّية المعلومات لأجلك |
Aslına bakarsan FOIA talebinde bulunmak için buradayım. | Open Subtitles | في الواقع، أنا هنا لتقديم قانون حرّية المعلومات |
Anayasanın birinci maddesindeki ifade özgürlüğünün esprisi de budur zaten. | Open Subtitles | فهذا هو موضوع حقوق حرّية التعبير في التعديل اﻷوّل للدستور، و حرّية التنظيم |
- Açık çekim var. Açık çekim var. | Open Subtitles | -لقد حصلتُ على تصريح حرّية . |
Sana serbestlik hakkı vereceğim. | Open Subtitles | سأمنحُكِ حرّية في الحديث. |
İkinci Dünya Savaşının yaklaşmasıyla tutsak Avrupa'daki gözler, umutla veya umutsuzlukla Amerika'daki özgürlüğe çevrilmişti. | Open Subtitles | مع حلول الحرب العالمية الثانية توجهت أعين العديدين في أوروبا، بالأمل أو باليأس نحو حرّية أمريكا. |