Tamam, iyi o zaman, Peki ya Lindsay'in evini satmama fikrine ne dersin? | Open Subtitles | حسناً, و ماذا عن فكرة عدم بيع بيت ليندرساي؟ |
Peki arabayı nereye götürdün? | Open Subtitles | حسناً و إلي أين أوصلت تلك السيارة الحمراء؟ |
Peki neden duygularımın değişmesinden korktun? | Open Subtitles | حسناً, و لماذا يهمهك ان تغيرت مشاعري تجاهك؟ |
Tamam, en azından içeri gel de, biraz kurabiye al. | Open Subtitles | حسناً .. و لكن تعال بالداخل و تناول بعض الحلوى |
Tamam ama aceleye gerek yok çünkü daha bir aydır birlikteyiz. | Open Subtitles | حسناً و لكن لا داع للعجله لأننا معاً فقط من شهر |
Sonra adamlarımdan biri 'Tamam' dedi ve çocuğun kafasını uçurdu. | Open Subtitles | . وواحد من رجالي قال حسناً . و قطع رأس الطفل |
Pekala. Şimdi önemli bir konu. Vücut ölçün nedir? | Open Subtitles | حسناً و الآن لنتحدث عن الأمور المهمة ما هو مقاس سترتك؟ |
Peki,ben ne yapayım, kampanya bağışlarını mı çalayım? | Open Subtitles | حسناً و ماذا يفترض بي أن أفعل ؟ أسرق أموال مساهمات الحملة ؟ |
Peki ya nezleden dolayı değilse? | Open Subtitles | حسناً و لكن ماذا لو لم تكن بقايا الزكام ؟ |
Peki kaslı olmayan görünümüm bir sorun oluşturur mu? | Open Subtitles | حسناً. و لن يشكل جهلي بلغة الفيتامينات أي عائق؟ |
Peki, terapinin senin için ne yapabileceğini düşünüyorsun? | Open Subtitles | حسناً, و ما الذي تعتقد بالضبط, أن العلاج النفسي قد يفيدك به؟ |
Uzman bu konuda ne dedi Peki? | Open Subtitles | حسناً, و ما الذي على الخبير قوله بشأن ذلك؟ |
Peki sizin fikriniz ne? | Open Subtitles | أحدهم يستيقظ و الآخر لا يفعل حسناً و لكن في رأيك |
Pekâlâ, Peki bu vatansever atmosferde Müslüman öğrencilerin yaşadıkları için ne diyebilirsiniz? | Open Subtitles | حسناً و فى هذا الجو الوطنى كيف كانت حالة التلاميذ المُسلمين |
Tamam. Eğer "özel sipariş" vermek istersen kitapçıdaki çocukları tanıyorum. | Open Subtitles | حسناً, و إذا أدرتِ أن تتطلبيه طلبية خاصة, انا أعرف الشباب العاملون في المكتبة. |
Oh, Tamam. Pam Debbie'nin odasında kalabileceğimi söylemişti. | Open Subtitles | حسناً و لكن بام أخبرتنى أننى سأنام فى غرفة ديبى |
- Tamam, nası oluyor? | Open Subtitles | حسناً, ابحثي عن أحدهم حسناً, و كيف يكون ذلك؟ |
Tamam. O zaman bunu FBI'ya açıklamakta sakınca yoktur. | Open Subtitles | حسناً و انا متأكد انك لن تمانع توضيحها للـ اف. |
Tamam, eğer merak ediyor olsam bile, bu sırf senin bu düşünceyi kafama soktuğun içindir. | Open Subtitles | حسناً .. و حتى لو تخيلت ذلك .. انه فقط بسبب انكِ جعلتني اتخيل ذلك |
Evet, anlıyorum. Pekala. Şimdi de, önemli noktalar. | Open Subtitles | حسناً و الآن لنتحدث عن الأمور المهمة ما هو مقاس سترتك؟ |
Pekala. Ama günlük rapor isterim. Bunun da haftalar sürmesini istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً و لكنني أريد تقارير يومية و ليس انقطاعك المعتاد عن الإتصال لأسابيع |