Kanıt kasasına koyup, tozlanmasını mı beklersiniz? | Open Subtitles | وتتركوها تتراكم في خزانة حفظ الأدلة تجمع الغبار؟ |
Neler oluyor Kanıt deposuna git. | Open Subtitles | ـ ما الذي يجري؟ ـ أذهب إلى قسم حفظ الأدلة |
Kanıt torbalarından birini vermek isterseniz, iş değişir. | Open Subtitles | {\pos(195,240)} إلا إذا كنتِ تريدين إعطائي أحد أكياس حفظ الأدلة |
Carter, merkez caddesindeki Kanıt kasasında ateş sesleri duyulduğuna dair ihbar aldım. | Open Subtitles | (كارتر)، لقد وردني أتصالٌ للتو عن اطلاق نار في الشارع الرئيسي، في مقر حفظ الأدلة |
Memur Deluca'nın, buradaki Kanıt odasından uyuşturucu, para ve hatta silah bile çaldığı söyleniyor. | Open Subtitles | و الضابط (دلوكا) قام بسرقة المخدرات و الأموال* *و حتى الأسلحة من غرف حفظ الأدلة |
Kanıt kontroldeki eleman. | Open Subtitles | موظف وحدة حفظ الأدلة |