| Onun muhteşem partisi hakkında daha fazla şey duymak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أسمع أي شيء عن حفلته الرائعة. |
| Veda partisi için herkesi toplamayı başarmıştı. | Open Subtitles | نجح في دعوة الجميع وإحضارهم إلى حفلته الوداعية |
| Sanırım oğlum kendi bekârlığa veda partisine kendi karar verebilir. | Open Subtitles | أعتقد أن ابني يمكنه أن يقرر بشأن حفلته للعُزوبية |
| Baba, o okulun en ateşli çocuğu ve bu hafta sonu için beni partisine davet etti, baba. | Open Subtitles | يا أبي , انه أكثر شاب إثارة في المدرسة وهو طلب مني حضور حفلته في عطلة نهاية الأسبوع , يا أبي |
| Annem ortada bir yanlış olduğunu düşündü ve Bobby'nin annesini aradı. O da Bobby'nin beni sevmediğini ve partisinde istemediğini söyledi. | TED | ظنت أمي أن هذا وقع عن طريق الخطأ فهاتفت السيدة فينكل، التي أخبرتها أن بوبي لم يكن يحبني، ولم يرد وجودي في حفلته. |
| Ayağa kalkıp göğsüme vurup muz partisini dağıtmalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أقف وأضرب على صدري وأحطم حفلته للموز |
| Al...bu Eddie Dal Bello'nun Steve'e partide hediye ettiği şarabın aynısı. | Open Subtitles | هذا نفس النبيذ بالضبط الذي جلبه (إدي دال بيلو) كهديّة لـ(ستيف) في حفلته. |
| Evet, gerçek bekarlığa veda partisi. Beş ay önce. | Open Subtitles | نعم , انها حفلته الحقيقية لوداع العزوبية |
| Göl evi partisi bu hafta sonu. | Open Subtitles | إن حفلته ستقام في بيته على البحيرة نهاية الأسبوع |
| Onun muhteşem partisi hakkında daha fazla şey duymak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أسمع أي شيء عن حفلته الرائعة. |
| Bekarliğa veda partisi onun. Akisina birak. | Open Subtitles | إنها حفلته لتوديع العزوبية، أظهر الإبتسامة |
| Ayrıca, partisi mükemmel olacağa benziyor. | Open Subtitles | بالاضافة، حفلته ستكون رائعة للغاية. |
| Tabii... Bu oğlumun partisi ve ben de babasıyım. | Open Subtitles | تلك حفلته ، أنا والده ، عائلتي عائلته |
| Geçen yıl partisine katılmıştım, şahaneydi. | Open Subtitles | لقد كنت فى حفلته السنة الماضية وكانت مذهلة |
| Hayatım, kabalık etmek istemem ama Napier'ın partisine nasıl gideriz dersin? | Open Subtitles | لا أقصد الوقاحة لكن كيف سوف ندخل في حفلته ؟ |
| partisinde herkesi biraraya topladı. | Open Subtitles | نجح في دعوة الجميع وإحضارهم إلى حفلته الوداعية العصابات000 |
| Oğlum, önümüzdeki haftaki doğum günü partisinde şarkı söylemenizi istiyor. | Open Subtitles | ابني يريدك أن تغنّي في حفلته في الأسبوع القادم |
| Ama bunu unutma: Bir palyaço partisini bitirmezse asla huzura kavuşamaz. | Open Subtitles | ولكن انصت لذلك، المهرج الذي لم يتنهي من حفلته لايمكن أن يرقد في سلام |
| Evet, bebeğinizin partisini mahvettiğimizi düşünmesini istemeyiz. | Open Subtitles | ..أجل، لا نريد أن يعرف ابنكِ أننا أفسدنا حفلته |
| Pekala, Shapiro Frankin'i partide en son 8:15'te görmüş. | Open Subtitles | حسناً، آخر مرّة رأى (شابيرو) فيها (فرانكلين) حياً كان في حفلته الساعة الـ 8: 15. |
| Ama endişelenme. Onun ilk partisinden bu yana altı yıl geçti. | Open Subtitles | ولكن لا تقلق، فهي فقط حفلته الاولي منذ ست سنوات |
| Ona ne çeşit bir parti istediğini sorduğumda sadece ailesinin olduğu bir parti dedi. | Open Subtitles | لذا حين سألته كيف يرغب أن تكون نوع حفلته قال العائلة فقط |
| Yıllık yaz partisinin bugün İngiliz Sosyete takviminde değişmez bir yeri vardır. | Open Subtitles | وتعتبر حاليا حفلته الصيفية من كل عام موعدا ثابتا بالتقويم الاجتماعي البريطاني |