Bu işaretleyicileri alıp tümör bölgesine enjekte edebiliriz | TED | ويمكننا أخذ ذلك السّائل ويمكننا حقنه في موقع الورم. |
Bir patojeni alıp, modifiye edersiniz, bir hayvan veya insana enjekte eder, onlara ne olduğuna bakarsınız. | TED | تأخذ الميكروب, تقوم بتحويره, و حقنه في إنسان أو حيوان, و تتابع ما سيحدث. |
Sol kalp karıncığına bir tür sıvı enjekte edilmiş. | Open Subtitles | نوع ما من السوائل تم حقنه في البطين الأيسر |
Bu mikroskobik robot ya da nanobot kanserin tespitini yapıp iyileştirmek için insan vücuduna enjekte edilebilir. | Open Subtitles | هذا الروبوت الصغير يمكن حقنه في جسم الانسان ليشخص مرض السرطان |
Oğlun babasını, büyükbabasının penisine adrenalin enjekte ederken, gördü. | Open Subtitles | غريغ يتفرجون والده يضعه حقنه في القضيب في جدة. |
Bu mikroskobik robot ya da nanobot kanserin tespitini yapıp iyileştirmek için insan vücuduna enjekte edilebilir. | Open Subtitles | هذا الروبوت الصغير يمكن حقنه في جسم الانسان ليشخص مرض السرطان |
Orada on tane özürlü çocuğun her birine oynamaları için birer kırmızı balon verildi sonra kalplerine içinde konsantre fenol bulunan bir çözelti enjekte edildi. | Open Subtitles | حيث تم إعطاء كل عشرة أطفال معاقين بالون أحمر للعب.. ثم حقنه في القلب.. |
Birinin vücuduna mikrobu enjekte ettiği hastalığın başladığı dönemde. | Open Subtitles | ذلك حيث مسكه شخص ما حقنه في جسمه |
(Kahkahalar) enjekte edilebilen kollajen--veya 70 lerden bu yana domuzlardan elde edilen kollajen kırışıklıkların içine enjekte edilmek suretiyle kullanılıyor. | TED | (ضحك) كما ان الكولاجين المحقون .. يتم استخدامه من السبعينات حيث يتم حقنه في التجاعيد |