İki eski eş ve kindar bir kızın olduğu hayat bir cep bilgisayarı tarafından yoluna koyulamaz. | Open Subtitles | زوجتان سابقان و ابنة حقودة لا يمكن اصلاحهم بـ بويزنبيري |
Senin alın terinle kazandığın parayla, hoppa eğlencelerini, alışverişini ve gereksiz estetik ameliyatlarını finansa edecek, kindar bir eski karı tarafından mahvedilmesini önleyerek seni korumaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول حمايتك فحسب.. من أن تسرق أموالك طليقة حقودة.. والتي ستستخدم مالك من عملك الشاق لتستمتع بحياة طائشة والتسوق وعمليات تجميل غير ضرورية. |
Ama hala kötü, dar kafalı ve kindar olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أزال اظن انك لئيمة, تافهة و حقودة |
kinci, güvensiz, sevimsiz bir kızdan başka hiçbir şey değilsin. | Open Subtitles | ما أنت إلّا فتاة حقودة مضطربة غير جديرة بالحب. |
Onlar doğanın kinci olduğuna inanan animistlerdir. | Open Subtitles | هم روحانيين، الإعتقاد الطبيعة حقودة. |
kindar bir ruh onu ziyaret etmişti. | Open Subtitles | هو زِيرَ مِن قِبل a روح حقودة. |
Dar kafalı, kindar bir kadınsın. | Open Subtitles | أنت امرأة صغيرة و حقودة |
Bu kadar kindar olamazsın. | Open Subtitles | - ستكونين حقودة لتلك الدرجة؟ |
Alexandra kindar biriydi. | Open Subtitles | .ألكساندرا) كانت فتاة حقودة) |
kinci bir kadını avlayacağız. | Open Subtitles | سنخدع إمرأة حقودة. |
Güçlü, kıskanç, kinci ruh titreşimi alıyorum. | Open Subtitles | اشعر بغيرة قوية روح حقودة هنا |
Kızgın ve kinci biriydim. | Open Subtitles | كنت غاضبة.كنت حقودة. |
Sen kinci birisin Liz Lemon! | Open Subtitles | أنت حقودة يا (ليز ليمون)! |