Birisi arabadan kocaman bir çanta aldı. | Open Subtitles | شاهدت واحداً منهم يأخذ حقيبةً كبيره من السيارة |
Elinde de küçük siyah bir çanta vardı. | Open Subtitles | وكان يحمل حقيبةً سـوداء صغـيرة |
Senden çanta yapılır lan çok güzel. | Open Subtitles | يمكنك أن تصنع حقيبةً من جلدك |
Bu boyda bir bavul, Bu kıyafetler içinde bir kadın, ...sadece bir gecelik eşyası olduğunu, ...yani tek gece kalacağını biliyoruz. | Open Subtitles | حقيبة بهذا الحجم امرأة راشدة بهذه الملابس فلايمكن إلا أن تكون حقيبةً لتمضية الليل لذا نعرف بأها ستمضي الليلة |
Bir çantayı bırakmış. | Open Subtitles | هل تركت حقيبةً خلفها ؟ |
Bir süre benimle kalacaksın. Valizini hazırlamanı istiyorum. | Open Subtitles | ستبقين معي لبعض الوقت، أريدكِ أن تحزمي حقيبةً |
Andy, kızgın güneşin altında saatlerce ağır bir çanta taşıyacaksın. Buna hazır mısın? | Open Subtitles | (آندي)، ستحمل حقيبةً ثقيلةً تحتَ شمسٍ حارّة لساعات، أأنتَ مستعدّ لذلك؟ |
Eğer Cooper'ı parsadaki payı için öldürdülerse, neden karısına para dolu bir çanta versinler? | Open Subtitles | ، إن قتلوا (كوبر) لأجل نصيبه من السّرقة لما أعطوا زوجته حقيبةً مليئةً بالمال ؟ |
Hatta sırtında çanta Fransa'da aylaklık et. | Open Subtitles | تضع حقيبةً على ظهرك وتذهب " إلى " فرنسا |
Woodall'a bir çanta dolusu para verirken çekilen görüntüleri mi? | Open Subtitles | صورةً له يسلّم لـ(ودوول)حقيبةً من المال ؟ |
Tuck bagajda dolu bir bavul bulundurur. | Open Subtitles | تاك يبقي حقيبةً معدة في الشنطة |
Kaç bavul arıyordunuz? | Open Subtitles | كم حقيبةً تبحث عنها ؟ |
- Tek bir çantayı aldı. | Open Subtitles | أخذ معه حقيبةً واحدةً فحسب |
çantayı bırakın. | Open Subtitles | إعرضْ حقيبةً |
Agnes, bana bak. Valizini hazırlamanı istiyorum. | Open Subtitles | (آغنيس)، انظري إلي، أريدك أن تحزمي حقيبةً |