Onları her zaman toplantı yaparken görüyorum,gerçek birer fanatikler. | Open Subtitles | أَعْني، أَراهم في الإتفاقياتِ كُلّ الوَقت، وهم متعصّبين حقيقيينَ. |
Yaptığımızın gerçek olduğunu anlamak için onayınıza ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن لَسنا بِحاجةٍ إلى موافقتِكَ لإخْبارنا ذلك بإِنَّنا كُنْتُ حقيقيينَ. |
Bu insanlar gerçek olabilir de, olmayabilir de. | Open Subtitles | حَسناً، هم قَدْ يَكُونونَ ناسَ حقيقيينَ وهم قَدْ لا يَكُونونَ. |
Aw, dostlar, biz tamamıyle gerçek silahşör değiliz. | Open Subtitles | ولكن يا أصدقائي، إننا لسنا فرساناً حقيقيينَ! |
Bunlar gerçek insanlar, karakter değil. | Open Subtitles | هؤلاء ناسَ حقيقيينَ لَيسَ شخصيات خيالية |
Biz gerçek tüccarlarız. | Open Subtitles | نحن رجالَ أعمال حقيقيينَ. |