"حقيقيًّا" - Traduction Arabe en Turc

• gerçekçi
• gerçekti
• gerçeksen
• Gerçek bir

Bir kâğıdı veya sallanan mutfak eldivenini kaydederseniz, bu daha gerçekçi gelir.
فالصوت يبدو حقيقيًّا أكثر إذا سجّلتَ صوتَ شرشف أو صوت احتكاك قفّازات المطبخ.

Böyle her şeyi kutulanmış görünce daha gerçekçi geliyor.
ربّاه، رؤية منزلكَ موضّبًا في صناديق تجعل الأمر حقيقيًّا جدًّا

Hadi. O zaman böyle gerçekçi gözükmezdi.
هيّا، عندئذٍ ما كان يبدو الأمر حقيقيًّا.

Babam için olayı örtbas ettiğimi sandılar. Ama o gece gördüğüm şey gerçekti.
ظنّوا أنّي أحاول التستّر على أبي لكنّ ما رأيته تلك الليلة كان حقيقيًّا

Rüya sandırlar ama dünya gerçekti, uykunun yan etkileri değildi bunlar.
ظنّوا عالم الأحلام حقيقيًّا وليس عرضًا جانبيًّا عصبيًّا للنوم لا معنى له.

Eğer bir rüya değilse, eğer gerçeksen...
إن لم تكن حلمًا وإن كنت حقيقيًّا

Hannah'nın sahte bir hayatı olması lazımdı. Gerçek bir evlilik değildir.
تحتاج حياةً ساترة، فهو ليس زواجًا حقيقيًّا

Anlamı, acı çektiğin an en gerçekçi halindir.
يعني أنّه عندما تعاني، تكون حقيقيًّا تمامًا.

Çok gerçekçi gözüküyor.
-الأمر يبدو حقيقيًّا عندما يراودني الحلم .

Onun için hissettiğin şeyler tamamen gerçekti.
وأيّ شيء شعرتِه تجاهه كان حقيقيًّا تمامًا

Hayır, Dorian Grey gerçekti.
-كلا، فقد كان (دوريان جراي) حقيقيًّا .

Demek senden Gerçek bir özür almak için ölmem gerekiyor.
إذًا تحتم علي أن أحتضر لأنال إعتذارًا حقيقيًّا منكَ.