banyo dolabında kilitli. | Open Subtitles | هم يَحْبسونَ كَ دولاب حمّامِ. هنا المفتاحُ. |
Daha acemi olduğunu biliyorum ama bu yaptığın banyo adabına tamamen aykırı. | Open Subtitles | أَعْرفُ بأنّك جديد في هذا، لكن هذه حشمةُ حمّامِ غير مقبولةِ. |
Eskiden tuvalet duvarlarında telefon numaraları ve küfürlü beş dizelik şiirler olurdu. | Open Subtitles | أَتذكّرُ متى حيطانَ حمّامِ كَانتْ لأرقامِ الهواتف والقصائد الفكاهيةِ القذرةِ. |
Bir tuvalet duvarına yazılmak senin için sorun değil. | Open Subtitles | أَنْ يُكْتَبَ على a حائط حمّامِ لا شيء مهمَ إليك. |
Ultrasonik alkol banyosu ile ilgili bir sonuç göremiyorum. | Open Subtitles | لم شاهد في التقرير أي شي حول حمّامِ كحولِ فوق الصّوتيِ. |
Bu çılgınlık. Bir çift ucuz fahişe gibi evli bir erkeğin tuvaletinde saklanıyoruz. | Open Subtitles | هذا جنون، إختباؤنا في حمّامِ رجلٍ متزوّج، كعاهرتيْن رخيصتيْن. |
"Hazır Eddie", Aleattin'in banyosunda bir ay yaşayamayacağıma 20,000 bahse girdi. | Open Subtitles | إدي المستعدّ رَاهنَني 20 كبير أنا لا أَستطيعُ أَنْ بشكل مباشر في حمّامِ علاء الدين في الشّهر. |
Ve turuncu banyo havlusunu türbana çevirmiştim. | Open Subtitles | وحولتَ منشفةَ حمّامِ برتقاليةِ إلى عمامة |
Hayır, bir havlu ve bir banyo paspası ile bebekler gibi uyudum. | Open Subtitles | لا. كَانَ عِنْدي a منشفة وa حصيرة حمّامِ. نِمتُ كالطفل. |
Bir de banyo örtüsü. | Open Subtitles | وa صفحة حمّامِ. |
Sen bana çetendekilerin isim ve adreslerini ver, o çocuğu öldürdüğüne dair de bir itirafname imzala, biz de şu tuvalet işini konuşalım. | Open Subtitles | تَعطيني الأسماءَ طاقمِكَ، عناوينهم، إشارة a إعتراف ذلك قَتلتَ شريكَكَ، ونحن سَنَتحدّثُ عنهم a زيارة حمّامِ. |
Cladosporium, Cole'un banyosu gibi rutubetli kapalı alanlarda sıkça rastlanan bir küf mantarı türü. | Open Subtitles | Cladosporium، a قالب مُظلم وَجدَ عموماً في داخليِ يُباعدُ الماءُ مثل حمّامِ كول Judson. |
Mesela annemlerin banyosu? | Open Subtitles | مثل حمّامِ أبويِّ؟ |
Ya da işimizi kulübün tuvaletinde görürüz. | Open Subtitles | أَو لَرُبَّمَا نحن سَنَعمَلُ هو في حمّامِ النادي! |
Kızlar tuvaletinde buldum. İçindekiler çok kötü, Bay Duvall. | Open Subtitles | وَجدتُه في حمّامِ البناتَ. |
Trent Moore'un banyosunda bulduğunuz ilaçlar antidepresan fakat ayrıca yeni başlayan şizofreniyi tedavi etmede de kullanılıyor. | Open Subtitles | الحبوب جَمعتَ مِنْ أرضية حمّامِ ترينت مور antidepressants، لَكنَّهم مستعمل أيضاً في المجموعةِ لمُعَالَجَة داءِ الفصام الصاعدِ. |