"حنى" - Traduction Arabe en Turc

• bile
• kadar

Burada bir içki bile bulamıyorum. Haydi.
هذه ليست بلدتي، لا يُمكنني حنى إحتساء الخمر هُنا.

Azıcık bile hidrokarbon kokusunu alır.
هذا سيلتقط حنى اصغر الاثار من البخار الهيدروكربوني

Kanıt yeni bir ceset olsa bile mi?
حنى ولو كان الدليل القاطع يعني جثة أخرى ؟

- Dursun haftasonuna kadar bitirme anladın mı?
كلا.. احتفظ به الآن.. حنى نهاية الأسبوع.

Yelkenli fahişeler için ağlamamaya karar verdiği 4 Temmuz'a kadar ağlayan sevgilisine bir nottan başka bir şey bırakmayan
تاركا لاشيئ باستثناء رساله لحبيبته التي بكت وبكت عليه حنى الرابع من جولاي حينما قررت انها لاتبكي على ساقطات في قوارب

Sadece bir gazoz kapağı, batmadı bile.
انها مجرد غطاء زجاجة ، حنى انها لن تؤثر على قفزك.

Ailemde Yahudi yok. Komşu bile olmadık.
لم يكن لدينا اي عائلة يهودية حنى في الحي السكني

Sen söyleyene kadar inanmıyordum bile!
أنا لم أتصور هذا حنى قلتيه الأن

Bir şiir işinde bile tutunamadın mı?
لم تتمكن حنى من الاحتفاظ بوظيفة شعرية

Sizi öldürmek zorunda kalsam bile. Sen ne dedin?
هذا المال لي حنى لو اضطررت لقتلك

- Neden bahsettiğimi bile bilmiyorsun.
أنتِ حنى لا تعلمين ما الذي أتحدث عنه

Şimşekten kaçsan bile benden kaçamayacağını söyledi.
...قالت حنى و ان تفاديت الصاعقة فلن تتفاداني

Bunalımın bile matematiksel.
حنى إحباطك رياضي

Bunun senin için ne kadar kötü olduğunu bile anlamıyorsun, değil mi?
أظمن لك انها لن تكون (آثينا) من يفعلها وهل تعرف حنى كم هذا سيء بالنسبة لك؟

Sizi dairenize götüreceğim. Bu bölge güvenli olana kadar benimle kalmalısınız.
في الوقت الحالي , أريد منك أن تبق في الخلف معي حنى نؤمّن تلك المنطقة

Enerji toplayacak ve mideme bir şeyler koyacak kadar burada kalacağım. Çok açım ve ayaksız tek hücreliler görmeye falan başladım.
حسنـًا سأبقى حنى أتزود وأكل شيء أنا جائع جدًا، ولقد بدأت

Onu avcumun içinde tuttum... ta ki iyi bir adam olduğuma inanana kadar... ta ki bunun onun fikri olduğuna inanana kadar.
امسكت به في راحة يدي حنى أنه صدق بأنني الرجل الجيد حتى أنه صدق بانها فكرته

Ne yazık ki iyileşene kadar benimlesin.
ولسوء الحظ فأنت عالق معى حنى نُصلح كل هذا

Mükemmel olmayacak ama bir kere başladık mı diğer tarafa ulaşana kadar durmak istemiyorum.
لن تكون رائعة , لكن بمجرّد أن نبدأ , لا أريد أن أتوقّف حنى نصل إلى الجانب الآخَر , إتفقنا ؟

Şu nasıl: Senin sokağın köşesine gelene kadar bekleriz Elaine ve Kramer'ı gördüğümüz zaman ise dışarı çıkarız.
ما رأيك في أن ننتظر حنى نصل إلى زاوية شارعك...