Hayır gitmiyorum Sadece normal bir hayat istiyorum. | Open Subtitles | فقط أريد أن أبدء حياة عادية أنت تعرف. كشخص ناضج, ربما ؟ |
Seni zorlamadım. Yalnızca normal bir hayat yaşamanı istedim. | Open Subtitles | انا لا أًجبرك كل ماأريده ان تعيشى حياة عادية |
Aktif bir tümör, ama baban en azından bir yıl daha normal bir hayat sürebilir. | Open Subtitles | الورم متأصل لكن يمكن أن يعيش والدك حياة عادية لعام آخر على الأقل |
Annesi haftada bir "inhibitor" enjekte edilmesi için getirecek, normal bir hayatı olması için. | Open Subtitles | ما دامت والدته تحضره هنا من أجل حقن المثبط الأسبوعية فانه لا بد أن يعيش حياة عادية |
Bir insan böylesi sıradan bir hayata alışabilir. | Open Subtitles | يمكن أن يعتاد الإنسان على حياة عادية كهذه |
Normal şeyler, normal yaşam. | Open Subtitles | أشياء عادية، حياة عادية. |
Sıradan hayat aslında çok karmaşık. | Open Subtitles | تعرف، حياة عادية مادة معقّدة جدا. |
Aktif bir tümör, ama baban en azından bir yıl daha normal bir hayat sürebilir. | Open Subtitles | الورم متأصل لكن يمكن أن يعيش والدك حياة عادية لعام آخر على الأقل |
Öyle bir yer, sizi normal bir hayat sürebileceğinize inandırabilir. | Open Subtitles | أحد تلك الأماكن حيث يجعلونكِ تعتقدي بأنه يمكنكِ أن تعيشي حياة عادية |
Çocuklarımızı büyütmek ve normal bir hayat yaşamak için. | Open Subtitles | أن نربي عائلاتنا وأن نحاول أن نعيش حياة عادية. |
Şimdiye kadar orada sana yapmaya çalıştıkları tek şey normal bir hayat yaşayabilmen için, ...içindeki öfke duygusunu anlamana yardımcı olmak. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي حاولو فعله لك هناك هو لمساعدتك لفهم أحاسيسك الاضطهادية ليمكنك أن تعيش حياة عادية |
normal bir hayat sürdürmek için... gerçeklerle yüzleşmemek cesaret değil... | Open Subtitles | لا حياة عادية بسبب.. إلى الخوف من وكان الجنائية لا شجاعة.. |
Kısmen evet dedim çünkü normal bir hayat olmayacaktı. | Open Subtitles | وافقت بسرور لأنها لن تكون حياة عادية بساعاتٍ عادية |
Yani çocuk banliyöde normal bir hayat sürüyor. | Open Subtitles | أقصد .. بأنه يعيش حياة عادية في المدينة |
Bazen söyleniyor normal bir hayat istediği için yakınıyor. | Open Subtitles | بعض الاحيان يئن عن حصوله على حياة عادية |
normal bir hayatı olsun istiyorsan böyle olmalı. | Open Subtitles | إن أردتها أن تحصل على حياة عادية مرة اخرى |
Bazı insanların normal bir hayatı olamaz. | Open Subtitles | بعض الناس لا يهمهم الحصول على حياة عادية يا "كلارك" |
Prairie'nin asla normal bir hayatı olmayabilir. | Open Subtitles | قد لا تعيش "بريري" حياة عادية أبداً. |
İnsan böyle sıradan bir hayata alışabilir tabii. | Open Subtitles | يمكن أن يعتاد الإنسان على حياة عادية كهذه |
Normal şeyler, normal yaşam. | Open Subtitles | أشياء عادية، حياة عادية. |
İnsanların yaşadıkları "Sıradan hayat" diyorum. | Open Subtitles | أعتدت أن أحظي، بما يُطلق عليه الناس، "حياة عادية"، |