"حياتِكَ" - Traduction Arabe en Turc

    • hayatında
        
    • hayatının
        
    • hayatını
        
    • hayatına
        
    • hayatından
        
    • hayatın
        
    • Hayatınızda
        
    • hayatındaki
        
    O zaman ürkek, risksiz hayatında bir kez olsun hedefi tuttur. Open Subtitles حَسناً، ثمّ، لمرة واحدة في حياتِكَ المضمونةِ الخجولةِ، لا تَعتقدُ بأنّه وقتُ مَسكتَ لتلك الحلقةِ النحاسيةِ؟
    Geçmiş hayatında ateş gücün vardı. Open Subtitles حَسناً، كَانَ عِنْدَكَ قوّة ناريةُ في حياتِكَ الماضيةِ.
    hayatının son 7 yılını bir hayal peşinde harcadığın ortaya çıkar. Open Subtitles لَكنَّك سَيكونُ عِنْدَكَ ضائعَ السَنَوات السبع الأخيرة مِنْ حياتِكَ مُطَارَدَة وهم.
    Biliyorsun ki Fatma ile yaşadın aşk hayatının en büyük zevkiydi. Open Subtitles تَعْرفُ بأنّ نِكاح فاطيما كَانَ النشوي العظمَي مِنْ حياتِكَ.
    Senin hayatını kurtarmaya çalıştım, ve sen beni BGA'ya iftira atmak için kullandın. Open Subtitles حاولتُ إنْقاذ حياتِكَ وأنت خدعتني لتقضي على بي. جي. أي
    Şimdi hayatına parasal açıdan girdiğimize göre hayatına aktif olarak da girmek istiyorum. Open Subtitles منذ الان نحن نتضمن حياتك المالية أُريدُ أَنْ أُشتَركَ في حياتِكَ بشكل نشيط
    Yapma Roz. hayatından sadece bir saat gidecek. Open Subtitles تعال، روز، هو فقط في السّاعة خارج حياتِكَ.
    Kendine acımayı bırak, Miklo ve hayatın için bir şeyler yap. Open Subtitles توقّفْ عن الشُعُور بالأسى على نفسك وقم بعمل شيئاً ما في حياتِكَ
    hayatında bir an olsun kendinden başka bir şey düşündün mü? Open Subtitles لَهُ أنت للحظةِ واحدة إعتقدتْ أبداً حول أيّ شئِ في حياتِكَ لكن نفسك؟
    hayatında mükemmel olmayan tek şey ben olduğum için özür dilerim. Open Subtitles أَنا آسفُة أَنا الشيءُ الوحيد الغير مثالي في حياتِكَ
    Belki de senin hayatında böyle bir gece hiç olmayacak ve hiç aşık olmayacağını hissediyor olabilirsin. Open Subtitles ربَّمَا هذا اليوم لن يأتي في حياتِكَ وأنت قَدْ تَحسين أنك لَنْ تَقعي في الحبّي
    hayatının geri kalanını benimle geçirmek isteyip istemediğini bilmiyorum. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ حتى إذا تُريدُي صَرْف حياتِكَ كاملةِ مَعي.
    O topu yakalamak hayatının en iyi günü olmalı. Open Subtitles المَاسِك تلك الكرةِ لا بدّ وأن كَانتْ أفضل يومِ مِنْ حياتِكَ.
    Ülkem senin hayatının 22 yılını çaldı. Open Subtitles بلادي تَدِينُ لك، بإثنتان وعشرون سنة من حياتِكَ
    hayatını bir bürokratın karısı olarak harcamak istemiyorsun. Open Subtitles أنتي لا تُريديُ إهْدار حياتِكَ كزوجة بَعْض البيروقراطيين.
    Bunu yaparsan hayatını geri alırsın. Open Subtitles أنت هو وأنت يُمكنُ أَنْ تَأخُذَ ظهراً حياتِكَ.
    Kiliseye gidiyorsun hayatını namusunla yaşıyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت ذُهِبتَ إلى الكنيسة ويَعِيشُ حقَّ حياتِكَ وكُلّ شيء؟
    Beni hiç tanımamış gibi hayatına devam et. Open Subtitles فقط ادرك ذلك بأنّني لم أكن أبداً جزء من حياتِكَ.
    Nikos, annene bir daha asla hayatına karışmayacağıma söz verdim. Open Subtitles وَعدتُ أمَّكَ أنا لن يحدث مرة أخرى مطلقاً يَتدخّلُ في حياتِكَ.
    Boşanma belgelerini kendim hazırlayacağım. Bu adi herif hafta sonuna kadar hayatından çıkmış olur. Open Subtitles هذا الحمارِ سَيَكُونُ خارج حياتِكَ في نهاية الإسبوع.
    Şimdi genel olarak hayatından söz edelim. Open Subtitles دعنا نَتحدّثُ عن حياتِكَ عُموماً. قُلتَ بأنّك هَلْ كَانَ عِنْدَكَ a خطيب؟
    hayatın boyunca seçilmedin sen. Open Subtitles أنت أبداً مَا حَملتَ مكتبَ مُنتخبَ في حياتِكَ.
    Şimdiye kadar yaptığın her şeyi tüm hayatın boyunca O'Reily, hepsini kendin için yaptın. Open Subtitles كُلُ ما قُمتَ بِهِ طَوالَ حياتِكَ يا أورايلي قُمتَ بِهِ مِن أجلِ نَفسِكَ فقط
    Seattle, Hayatınızda bazı kişilere ihtiyacınız yok derken, bunu kastediyordum işte. Open Subtitles هناك، سياتل، الآن تَعْرفُ ما أَعْني عندما أَقُولُ هناك ناس أنت فقط لَسْتَ بِحاجةٍ إلى حياتِكَ. - يُساعدُني، جورج.
    Kurul toplantısından gelmiştim, hayatındaki yeni kadınla tanışmak ve onu uyarmak istedim. Open Subtitles حَصلتُ عليه لa إجتماع مجلس إدارة ولمُقَابَلَة السيدةِ الجديدةِ في حياتِكَ وتُحذّرُها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus