Korkunun doğal olduğu, gözetimin korkuttuğu, bedenlerimize ve ne giydiğimize karşı şiddetin olduğu bir dünya. | TED | إنه حيث يكون من الطبيعي أن نخاف، وأن نرتعب من هذه المراقبة، وهذا العنف تجاه أجسادنا وما نرتديه عليها. |
Aslında, bu genel olarak bilim kurgu olarak görülürdü ama artık dünya, bunu yapmanın mümkün olduğu bir yer haline geldi. | TED | حسناً ، في العادة كان هذا يعتبر من الخيال العلمي ، ولكننا الآن أصبحنا في عالمٍ حيث يكون ذلك ممكناً. |
Benim işim artık memleketimde, şeker fabrikasının olduğu yerde Bonito'da. | Open Subtitles | عملي عاد الآن الى يدي حيث يكون مصنع السكر في بونيتو |
Kutu gömülüp sonsuza kadar olduğu yerde korunacak. | Open Subtitles | سيكون الصندوفق مدفونًا و محميًا حيث يكون للأبد |
Oğlanların bana nazik olmak zorunda kaldığı yıldaki tek gün bu, ...neredeyse buna değecek. | Open Subtitles | إنه اليوم الوحيد في السنة حيث يكون الأولاد لطفاء معي لذا، فيستحق العناء |
Her şeyden öte, yuva kalbinin olduğu yerdir. | Open Subtitles | بعد كل شيء، الوطن . حيث يكون القلب |
Muhtemelen her zaman olduğu yerdedir. | Open Subtitles | حيث يكون دائماً ، على الأرجح |
Bir sürü insanın olduğu bir yere gitmeliyiz. | Open Subtitles | يجب ان نذهب إلى مكان حيث يكون فية الكثير من الناس. |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Son darbeyi indirmeden hemen önce zamanda bir geçit açtım ve onu kötülüğümün hakim olduğu bir geleceğe yolladım. | Open Subtitles | وقبل الضربة الأخيرة فتحت فجوة في الزمن و قذفته إلي المستقبل حيث يكون شري هو القانون |
Ve sonra iki kez eşiğe vur mutasyon oranının çok yüksek olduğu yerde senin yeniden üretemeyeceğin, bilgi kaydedemeyeceğin ileri sonuçlarının bir çok hata yapmak olamksızın taklit yeteneğini ortadan kaybeden. | TED | وعندما تلامس العتبة حيث يكون معدل التحول عالي بحيث لا يمكن اعادة انتاج نفسك لا يمكنك نسخ المعلومات وتحويلها الى سلالة بدون عمل اخطاء كثيرة بحيث تنعدم قابليتك للتكرار |
Benim için ideal dünya, hiçkimsenin geride bırakılmadığı, herkesin tam da olduğu yerde istenildiği bir yer. Tıpkı bir yaydaki lifler ve tendonlar gibi. Güçlü olanın esnek ve savunmasız olanın dayanıklı olduğu bir yer. | TED | حول فكرتي حول العالم الملائم للحياة حيث لا يبقى أحد متخلفاً عن الآخر حيث يكون كل شخص في هذا العالم في مكانه الملائم و المناسب له تماماً مثل ألياف وأوتار القوس، مكان يكون في القوي مرن و الضعيف رشيق |
Noel Sabahi,hediylerimizi açacağımız yerde, Özel dualarımızı yaptığımız eski duvar piyanosunun olduğu yerde, Noel şarkıları soylerdik. çok samimi anlardi, | TED | صباح عيد الميلاد, عندما نفتح هدايانا, حيث يكون لدينا صلواتنا الخاصة ,حيث نذهب الى البيانو القديم ونغني التراتيل. كانت لحظة حميمية جدا. |
Büyüklüğün, büyük iktidarın veya gücün olduğu yerde hatta duygu ve şefkat da büyükse hata da büyük olur. | Open Subtitles | حيث يكون هناك عظمة ... حكومة عظيمة أو قوه ... حتى شعور عظيم أو شفقة ... الخطأ أيضاً يكون كبيراً ... |
Sanırım Büyücü, her neredeyse, bana bir işaret vermeye çalışıyordu ya da beni yakmaya çalışıyordu çünkü bu şey hayvani sıcak. | Open Subtitles | اعتقد ان براجو دربني لارسال اشارة من حيث يكون او اخراج النار من داخلي |
Daima, para neredeyse oraya giderim. | Open Subtitles | - أنا دائماً ما أذهب الى حيث يكون المال - |
Nimetlerin neredeyse, yüreğin de orada olsun. | Open Subtitles | لأنه حيث يكون كنزك هناك يكون قلبك أيضا. |
Evin,Harley'nin olduğu yerdir. | Open Subtitles | المنزل حيث يكون هارلى |
Evin,Harley'nin olduğu yerdir. | Open Subtitles | "المنزل حيث يكون هارلى" |
Muhtemelen her zaman olduğu yerdedir. | Open Subtitles | حيث يكون دائماً ، على الأرجح |