Goblenler taşınabiliyordu, halı gibi sarabilirdiniz, onları bir yerlere gönderebilir veya duvara asarak soğuk ve karanlık bir mekânı zengin renklerle dolu bir yere çevirebilirdiniz. | TED | وذلك بسبب سهولة نقلهم، حيث يمكن لفّهم ودحرجتهم، وأثناء القيام بتعليقهم يمكن تحويل غرفة كئيبة إلى مكان مليئ بالألوان |
Karımın yeni insanlarla tanışabileceği bir yere gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد شاطئًا لطيفًا حيث يمكن لزوجتي أن تتعرّف على أشخاص جدد. |
Dışarı! Ellerinizi görünen bir yere koyun! Ve kız da! | Open Subtitles | إخرجوا , الأيدى حيث يمكن أن نراهم و السيدة بسرعة مالم تريد سرة إضافية ببطنك |
Öyle bir yer ki, insanın ruhunu arındırıp hak ettiği yere götürüyor. | Open Subtitles | ..لأرض حيث يمكن للمرء أن يغسل روحه الطاهره لترفعُ من مكانتهِ الصحيحة |
Bu gece kalabileceğim bi yer yoktur buralarda di mi ? | Open Subtitles | هل تعرف مكان ما في حي؟ حيث يمكن لشخص يتوقف به؟ |
Evet! Evet! Ve gürültülü olmayan bir yerde arkadaşlarımla sohbet etmek istiyorum. | Open Subtitles | أحب التدلي في مكان هادئ حيث يمكن أن أتكلم مع أصدقائي |
Niye dört kişiyi öldürüp cinayet silahını bir körün bile bulabileceği bir yere; tapınağın arkasına bırakırsın? | Open Subtitles | لماذا تقتل بالرصاص 4 أشخاص ثم تترك سلاح الجريمة خلف المعبد حيث يمكن لشخص أعمى أن يجده؟ |
Yani tek yapabileceği şey, daha az seveceği bir kız bulabileceği bir yere kaçmak. | Open Subtitles | لذا كلّ ما استطاع عمله هو الهروب حيث يمكن أن يقابل البنت التي سيحبّها أقل |
Ben, gidip destek bulacağım. Ve seni güvenli, rahatça koruyabilecekleri bir yere yerleştirmelerini isteyeceğim. | Open Subtitles | سأذهب أنا و أجد المساعدة و أضعك في منزل آمن آخر حيث يمكن حمايتك بشكل مناسب |
Ben gidip destek bulacağım ve seni doğru bir şekilde korunacağın bir yere yerleştirecekler. | Open Subtitles | سأذهب أنا و أجد المساعدة و أضعك في منزل آمن آخر حيث يمكن حمايتك بشكل مناسب |
Artık mahkum olmayı bırakıp sivil olmaya başlayabileceğimiz bir yere. | Open Subtitles | مكان ما حيث يمكن أن نقف من غير أن يكشفونا ونبدأ بكوننا مدنيين |
Benim gibi birisinin takılacağı bir yere bulmalıyım. | Open Subtitles | أريد الذهاب لمكان حيث يمكن لأمثالي أن يتواجدوا |
İnsanların parçalara ayrılmadığı bir yere açardım. | Open Subtitles | أود فتح مكان حيث يمكن للناس أن يقصدوه من دون أن يُخدعوا |
Ondan sonra esir tutulduğu yer için çok fazla ihtimal var. | Open Subtitles | ثم هناك مجموعة من الاحتمالات من حيث يمكن أن يكون أسيرا. |
İnsanların görüşebileceği doğayla iç içe olabileceği bir yer olacak. | TED | ستكون مكانا حيث يمكن للناس الالتقاء ، حيث يمكنك صناعة طبيعة. |
Eğer semtinizde gidip birşeyler öğrenebileceğiniz ve bizzat birşeyler yapabileceğiniz bir yer olsaydı, fena olmaz mıydı? | TED | كم سيكون جميلا لو وجد مكان في حيك حيث يمكن لك الذهاب وتعلم هذه الأشياء القيام بالتدريب العملي على ذلك |
Özgün bir problemden etkilenen insanların özgün bir çözüme kavuştuğu yer sizin için neresidir? | TED | أين هو ذلك المكان بالنسبة إليكم حيث يمكن للناس المتضررين من مشكلة فريدة أن يجدوا حلا فريدا؟ |
Afrika'da yeni şehirlerin kurulabileceği çok sayıda yer de var. | TED | وهناك أيضا الكثير من الأراضي في أفريقيا حيث يمكن بناء المدن الجديدة. |
Seni görebileceğim bir yerde dur. Ben bu arkadaşla konuşacağım. | Open Subtitles | أبقي حيث يمكن أن أراك , يجب علي محادثة هذا الرّجل |
Bazıları da gün ışığında herkesin görebileceği bir yerde. | Open Subtitles | بينما البعض الآخر في وضح النهار واسع حيث يمكن للجميع رؤيتها. |
Onun iyi bir şekilde bakım göreceği bir yerde olması gerekiyor. | Open Subtitles | إنها تحتاج أن تكون بمكان حيث يمكن الإعتناء بها |