Eğlendiğimi söylediğimde ciddiydim. | Open Subtitles | أتعلمين، كنتُ لا أكذب حينما قلتُ لكِ أننى معجب بأداءكِ |
Gücü senin yerine benim açmamın daha mantıklı olacağını söylediğimde. | Open Subtitles | حينما قلتُ أنّ الأمر منطقيّ لي لأذهب وأشغّل الكهرباء بدلًا منكِ. |
Suçlu olduğunu söylediğimde, kadının yüzünü gördün mü? | Open Subtitles | رأيتها حينما قلتُ أنـّه مُذنب صحيح؟ |
Damien'in uyuşturulması gerektiğini söylediğimde kimse bana inanmadı. | Open Subtitles | لم يصدّقني أحد حينما قلتُ أنّ على (داميان) أن يوضع في مؤسّسةٍ متخصّصة. |
"Peter Bishop" adını söylediğimde Anıl'ın Sektör B'deki bir laboratuvardan bahsedişini duyduğunu hatırladı. | Open Subtitles | حينما قلتُ اسم "بيتر بيشوب"، فتذكّر لحظةً لمّا سمع (آنل) يذكر المختبر في القطاع "ب". |