"خاطرت بحياتها" - Traduction Arabe en Turc

• hayatını tehlikeye attı
• hayatını riske attı

Düzeltebilmek için her şeyi yaptı, hayatını tehlikeye attı bu hiç adil değil!
ضحت بكل شئ لتنقذ الموقف , لقد خاطرت بحياتها ان هذا ليس عدلا

Bizim için hayatını tehlikeye attı. Üstelik onun için yabacıydık.
خاطرت بحياتها من اجلنا, ومن نحن ماعدا غرباء؟

Ayrıca yangında bir çocuğu kurtarmak için hayatını tehlikeye attı.
وقد خاطرت بحياتها تسحب فتى خارج ذلك المبنى

-Evet..seni korumak için hayatını riske attı
نعم , اود قول ذلك لقد خاطرت بحياتها من اجلك

Mary bugün hayatını riske attı. Bugün oradaydı çünkü seni onurlandırmak istiyordu.
ماري خاطرت بحياتها اليوم وكانت هناك لأنها أرادت إرضائك

Büyük annemiz soykırım sırasında onu kurtarmak için hayatını tehlikeye attı.
جدتنا خاطرت بحياتها لحمايته أثناء محرقة اليهود

Ama annem seni buraya getirmek için hayatını tehlikeye attı.
ولكن والدتي قد خاطرت بحياتها لتأتي بكِ إلى هُنا.

Vatanı için hayatını tehlikeye attı.
لقد خاطرت بحياتها من اجل هذه الدوله

Benim için hayatını tehlikeye attı.
لقد خاطرت بحياتها من أجلي

Görevin bütünlüğünü korumak için hayatını tehlikeye attı.
لقد خاطرت بحياتها لإبقاء هذه المهمة .

hayatını tehlikeye attı.
لقد خاطرت بحياتها

Dur bakalım Bay... Cain. Bu kız, senin daha bulmayı bile beceremediğin hayvanı yakalamaya çalışırken hayatını tehlikeye attı.
الآن, أنظر هنا , سيد (كاين) هذه الفتاه خاطرت بحياتها بمحاوله أسر الوحش...

- O hayatını tehlikeye attı.
-لا، لقد خاطرت بحياتها

Gizli görevi sırasında, sıradan vatandaşları kurtarmak için hayatını riske attı.
خلال فترة عملها السري خاطرت بحياتها لحماية كل المواطنين يوميًا

Bu bilgiyi elde edebilmek için hayatını riske attı.
خاطرت بحياتها للوصول لتك المعلومات.

Bu Phoebe de günahından kurtulmuş demektir çünkü beni kurtarmak için hayatını riske attı.
إذن لابد أنَّ "فيبي" تخلصت منها أيضاً لأنها خاطرت بحياتها لتنقذني

Benim için hayatını riske attı efendim.
لقد خاطرت بحياتها لمساعدتي، سيّدي