Uzun zaman önce burada olanlardan utanıyorum ve benim krallığımda bunların olmayacağına sizi temin ederim. | Open Subtitles | أنا خجلان مِنْ الذي حَدثَ هنا خلال السنوات الماضية وأُطمئنُك هذا لَنْ يَحْدثَ ثانيةً في مملكتِي |
Sonra dükündüm ki, "Hey, bütün ülkede bu modayı başlatan benim. Neden utanıyorum ki?" | Open Subtitles | ثم أعتقدت , أنني الوحيد التي بدأت بالهلوسة ماذا أنا خجلان منه؟ |
Söylemeye utanıyorum, ama bunun sorumluluğu biraz da bizde. | Open Subtitles | وانا خجلان لقول اننا نتحمل بعض المسؤليه تلك |
Kibirli davranmam yüzünden zengin olmak yerine öleceğin için gerçekten utanç içindeyim. | Open Subtitles | أنا خجلان من قلبى لقتلك بدلا من أن تذهب إلى البيت غنيا على حسابى كونى أنزف عاليا وأدمى هائلا |
Neden? Birbirimize karşı duyduğumuz hislerden utanıyor musun? | Open Subtitles | التي، أنت خجلان مِنْ المشاعرِ نحن هَلْ عِنْدَنا لبعضهم البعض؟ |
Mahcup olmuş gibi gülümsemen utanmış gibi göz devirmen seni öpme isteği uyandırıyor ve şimdi gerçekten kimseyi öpmek istemek istemiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنت تتبسم وكأنك خجلان وتنظر لأسفل كأنك محرج وهذا يجعلني أرغب في تقبيلك وأنا حقا لا أريد تقبيل أي أحد الآن فهمت؟ |
Yaptıklarımdan dolayı, birçoğundan, kendimden utanıyorum. | Open Subtitles | أَنا خجلان مِنْ الطريقِه التى تَصرّفتُ بها خصوصا نحوك. |
Biraz gittim, sonra biraz oturdum, gerçekten çok utanıyorum. | Open Subtitles | قدت لبعض الوقت ثم جلست لفترة انا خجلان جداً |
Bu utandığım için değil, ki utanıyorum, bu, sadece insanlara güzel görünmeyeceği için. | Open Subtitles | ليس الأمر انني خجلان, بالرغم أنني كذلك . فقط لن يبدو الأمر جيدا أمام الناس |
Davullardan dolayı değil, kız kardeşime söylediğim için utanıyorum. | Open Subtitles | لَستُ خجلانَ حول هذه الطبولِ. أَنا خجلان حول الذي قُلتُ إلى أختِي. |
- bilimadamı olmaktan utanıyorum. - Ne demek istiyorsunuz? | Open Subtitles | .انا خجلان من كوني عالمأ- ما الذي يعنيه هذا؟ |
lütfen beni affedin. ben hatalarımdan dolayı utanıyorum. | Open Subtitles | رجاء إغفر لي أنا خجلان من أخطائي |
Çarmıha gerilen İsa'nın inancını itiraf etmekten utanç duymasın. | Open Subtitles | في رسالةِ السيطرة تلك، فيما بعد هو لَنْ يَكُونَ خجلان للإقْراْر بالإيمانَ بالسيد المسيح المصَلوبَ |
Niles da ancak bu arabayı alabilmiş İtiraf etmeye utanıyor. | Open Subtitles | الذي must've كُلّ هو كَانَ قادر على التَحَمُّل. هو فقط خجلان لإعتِرافه. |
Onlar beni çok Mahcup etti. | Open Subtitles | جعلوني خجلان جدا. |
Sen polis olmaktan bile utanıyorsun. Sen babanın adını lekeliyorsun. | Open Subtitles | أنك خجلان من أن تكون ضابطَ انت تلطخ اسم ابيك |
Hayır. Bundan utanmıyorum. - Ben de bunu kastetmedim zaten. | Open Subtitles | كلا ، اطلاقا ، لست خجلان من ذلك انا لم اقل ذلك |
Yapamadım aşkım. Kelimelerden utandım. | Open Subtitles | لا أستطيع، حبّي كنت خجلان من هذه الكلمات |
Bu tarz davranışlardan utanmıyor musun sen? | Open Subtitles | ألست خجلان من التصرف بهذه الطريقة الرخيصة ؟ لا يا سيدى |
Öyle mahçup bir durumdayım ki. | Open Subtitles | أنا خجلان جداً. |
Çok utangaçsın, değil mi? | Open Subtitles | أنت خجلان, أليس كذلك؟ |
utanıyordum. | Open Subtitles | أنا كنت خجلان,خائف أنا كنت,خائف |
Gey olmaktan utandığı için kadınlarla takılıyor. | Open Subtitles | يَعْبثُ حول مَع النِساءِ لأن هو خجلان مِنْ أنْ يَكُونَ مرح. الآن، هو كُلّ فقط حول أنت، |
Şimdi utandığın bu şeylerden nasıl bir yarar sağladın? | Open Subtitles | ما المنفعه التي حصلت عليها من هذه الاشياء التي انت خجلان منها الان |
Sen, kendinden utanmalısın! Ben asla, onu hayal bile etmedim. | Open Subtitles | يجب أن تكون خجلان من نفسك لم أكن أتخيل أن |