Bende seni kaybetmek istemem ama ne seçeneğimiz kaldı ki? | Open Subtitles | وأنا لا أريد خسارتكِ أيضًا. لكن ما الخيار الذي نملكه؟ |
Ben sadece seni kaybetmek istemiyorum. Babanın mekanı korunaklı. | Open Subtitles | ،الأمر أنّني لا أريد خسارتكِ .منزل والدكِ محمي |
Sizin Kaybınız çünkü söyleyecek hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | حسناً، إنها خسارتكِ لأن ليس لديّ شيئاً لأقولهُ |
Kaybınız için en derin taziyelerimizi sunuyoruz. | Open Subtitles | تعازينا الحارة من أجل خسارتكِ. |
Kaybın acısını bırak gitsin çünkü gideceğin yerde, bu daha olmadı. | Open Subtitles | تخلصي من كل آلام خسارتكِ لأن المكان الذي ستذهبين إليه هذا كله لم يحدث به بعد |
Başın sağ olsun. Oğlun için güçlü olmak zorundasın. | Open Subtitles | أنا آسفة جداً ، على خسارتكِ يتعين عليكِ أن تكوني قوية من اجل أبنكِ. |
Zaten bu berbat dev savaşında anneni kaybettim. Seni de kaybedemem. | Open Subtitles | سبق أنْ خسرت والدتكِ في حرب الغيلان الجهنّميّة هذه ولا أحتمل خسارتكِ أيضاً |
Seni kaybetmekten o kadar korktum ki hamile olduğunu söylediğinde o çocuğu isteyip istemediğini bilemedim. | Open Subtitles | و انا كنت جداً خائف من خسارتكِ عندها أخبرتني بأنكِ حامل سألتكِ إذ كنتِ تريدين الأحتفاظ بالطفل |
Bu kaleminizi kaybetmeye benzemez, değil mi? | Open Subtitles | الأمر لا يشبه خسارتكِ قلماً، صحيح؟ |
Seni kaybetmek istemem. Bazen kavgaya öyle odaklanıyorum ki, tam önümdeki şeyi görmüyorum. | Open Subtitles | لا أريد خسارتكِ أتعلم أحياناً أكون مركزه على الشجار |
Anneni kaybettim. - Seni de kaybetmek istemedim. | Open Subtitles | خسرت والدتك، ولم أكن أرغب في خسارتكِ أيضا. |
Ne diyeceğimi bilemedim çünkü seni kaybetmek istemedim. | Open Subtitles | أنا لم أعرف ما أقول بسبب... بسبب أنني لم أُرد خسارتكِ |
Hanımefendi, Kaybınız için çok üzgünüz. | Open Subtitles | سيدتي نحن آسفون بشده على خسارتكِ |
Fakat hala Kaybınız için üzgünüm. | Open Subtitles | ولكن، أنا آسف على خسارتكِ. |
Kaybınız için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف على خسارتكِ |
Kaybın için üzüldüm. | Open Subtitles | لقد قرأت التقارير , وبينما أشعر بالأسف تجاه خسارتكِ |
Kaybın için üzgünüm anne. Affetmeyeceğim. | Open Subtitles | أنا آسف على خسارتكِ يا أمي، لكني لن أفعل ذلك. |
Senin için bir önemi yoksa ya da benden kurtulmaya çalışıyorsan senin Kaybın olur. | Open Subtitles | إذا لم يفلح ذلك بالنسبة لك أو تريدين طريقة لتطرديني خارجاً هذهِ ستكون خسارتكِ |
Başın sağ olsun ama çip, teknoloji... | Open Subtitles | أنا آسف على خسارتكِ ولكن تكنولوجيا الرقاقة |
Seni kaybedemem. | Open Subtitles | لا أستطيع خسارتكِ |
Kendine olan saygını kaybetmekten iyidir. | Open Subtitles | هذا أفضل من خسارتكِ لإحترام نفسكِ |
Seni ikinciye kaybetmeye dayanamam. | Open Subtitles | لا استطيع تحمّل خسارتكِ مرّتان. |
Bayan Sands, adım Patrick Jane, CBI'dan. Başınız sağ olsun. | Open Subtitles | (ياسيدة (ساندس)، أدعى (باتريك جاين وأعمل بمكتب كاليفورنيا الفدرالي، آسف على خسارتكِ |