Sadece biraz röfle yapmak istedim. | Open Subtitles | انا فقط كنت احاول ان اصبغ بعض خصلات الشعر |
Saçınızdaki röfle mi yoksa patates cipsi mi? | Open Subtitles | هل تلك خصلات التي بشعرك ام رقائق بطاطس ؟ |
Fakat nano boyutun ne demek olduğunu daha iyi resmedebilmek adına bir saç telimi aldım ve mikroskoba yerleştirdim. | TED | ولكن لكي نوضح ماذا يعني بأن تكون في حجم النانو فلقد اخذت واحده من خصلات شعري و وضعتها تحت الميكروسكوب |
Prens onun saç örgüsüne tutunarak kuleye tırmandı. | TED | تسلّق الأمير خصلات شعرها صعودًا إلى البرج. |
senin masumiyetin ve işvelerin yüzüne yansıyor senin dalgalı saçların omuzlarına gururla dökülüyor senin şalın rüzgarda bir bulut gibi dalgalanıyor senin kolların ay ışığıyla dolmuş güzelliğin ay ışığıyla | Open Subtitles | " يشع من وجهك طيف متلألئ" " خصلات شعرك الداكنة كالمتاهة" " تنسدل بفخر " |
Minik kızlarının örgü saçlarını görmüştüm bu yüzden yapabileceğini biliyorum. | Open Subtitles | لقد رأيت خصلات الخاصة بالفتيات لذا أعرف بأنه يمكنك فعلها |
Ay ışığında o solgun alnına, kapalı gözlerine rüzgârda uçuşan tutam tutam saçlarına bakıp kendi kendime şöyle dedim: | Open Subtitles | في ضوء القمر، نظرتُ إلى جبهته الشاحبة، أعينه المغلقة، خصلات شعره التي تتأرجح في الهواء، وقلت في نفسي، |
Gelin partisi için acele röfle yaptırmam lazım! | Open Subtitles | أريد صبغ خصلات شعري لأجل حفلة زفاف |
Chagrin Falls Country Kulübü'nde cankurtaranlık yaptığım yaz dağınık saçlarımın arasına biraz limon suyu sıkıp doğal röfle kazandığım olmuştu. | Open Subtitles | ذلك الصيف كنت منقذ غرق في منتجع (شاغرن فالز) كنت قد وضعت على بعض خصلات شعري اللون الأشقر |
Saçımdakiler röfle değil, Hanna. | Open Subtitles | ليست هذه خصلات ملونة ، (هانا) |
- röfle! - Pekala. | Open Subtitles | خصلات حسناً - |
Ama rüyada onu ıskalıyorum. Elimde birkaç tel saç kalıyor ve doğruca aşağı düşüyor. | Open Subtitles | ما عدا أنني في الحلم لم أستطع الإمساك سوى خصلات من شعره وهو يسقط |
Bir tutam saç gözlerini kapatıyordu. | Open Subtitles | خصلات الشَعرِ كَانَت تضايقُ عينها الجميلة |
Bir tutam saç gözlerini kapatıyordu. | Open Subtitles | خصلات الشَعرِ كَانَت تضايقُ عينها الجميلة |
50 yaşına girince saçların geri mi çıktı birden yani? | Open Subtitles | للمرة المليون انها ليست خصلات مزروعة |
Oh, rapunzel, rapunzel, muhteşem saçların aşağıya kadar uzamış! | Open Subtitles | رابونازيل), (رابونازيل), أنزلي خصلات شعرك الرائعة) |
Dışarı çıkamazsın çünkü rüzgâr saçlarını karmakarışık eder. | Open Subtitles | لا يمكنك الخروج لأنّ الرّياح سوف تنفُش خصلات شعورهنّ |
ve Janey'in saçlarını o küçük tellerle toplayıp arkasında at kuyruğu yapmasını severim. | Open Subtitles | وأحب تجميع خصلات شعرها ولفها على شكل كرات شعر جينى |
Ay ışığında o solgun alnına, kapalı gözlerine rüzgârda uçuşan tutam tutam saçlarına bakıp kendi kendime şöyle dedim: | Open Subtitles | في ضوء القمر، نظرتُ إلى جبهته الشاحبة، أعينه المغلقة، خصلات شعره التي تتأرجح في الهواء، وقلت في نفسي، |