planı seni arabadan çıkartmaktı. | Open Subtitles | خطته كانت اخراجك من تلك السيارة الـ إس يو في |
Evet, planı Avrupa'ya gidip kendini yatağa kelepçelemekti. | Open Subtitles | نعم , خطته كانت الذهاب إلى أوروبا و تكبيل نفسه بالسرير ليلاً |
Daha ziyade, bence planı bu aleti o kabloya bağlamaktı. | Open Subtitles | قطع الكابل الذي نقبه بالأحرى، اعتقد انه خطته كانت ضم هذا الجهاز إليه |
planı beni vurup, senin peşine düşmekmiş. | Open Subtitles | تبين أن خطته كانت قتلي,و يأتي خلفك |
planı beni öldürüp, senin peşine düşmekmiş. | Open Subtitles | تبين أن خطته كانت قتلي,ويأتي خلفك |
Eski planı işe yaradığı için hâlâ onu uyguluyor. | Open Subtitles | لأن خطته كانت محكمة ويقوم ينفّذها. |
planı, Dünya'nın en popüler anıtına saldırmaktı. | Open Subtitles | خطته كانت الهجوم في اكثر مغالم العالم شهرة... |
planı ölmekti böylece yaptıklarının sonuçlarıyla yüzleşmeyecekti. | Open Subtitles | خطته كانت أن يموت كي لا يواجه العواقب. |
Sanırım planı, Stockwell'i sadece bağlayıp belgelerini almaktı. | Open Subtitles | الآن , أظن بأن خطته كانت تقييد (ستوكويل) و سرقة أوراق اعتماده |
planı Laos'taki kız arkadaşının evine gitmekmiş. | Open Subtitles | خطته كانت تقتضي بالذهاب (إلى منزل صديقته في (لاوس |