"خطوه" - Traduction Arabe en Turc

• adım
• adımı
• adımında
• hamle
• adımda
• adımdır

Yürüyeceğiz. Haydi bir adım at. Haydi evlat, aferin, gidelim.
أنك ستمشي حسنا, خذ خطوه هيا ياولد هكذا دعنا نذهب

İkinci adım; fiziksel bir zorlama ya da kavga olmasın.
خطوه 2, لا يوجد علامات قيود او دفاع عن نفس.

Conney, eğer bir adım daha atacak olursan seni öldürürüm.
اخطو خطوه واحده كمان فوق الدرج وسوف اقتلك

Doğruysa sandalyeye doğru adım atıyorsun.
إذا ما سأقوله صحيح تتقدم خطوه واحده باتجاه الكرسي

Şimdi sizlere adım adım, hayallerime en sonunda nasıl eriştiğimi göstermek istiyorum.
ما انوي ان اريكم الان خطوه بخطوه هو كيف استطعت في النهايه ان احقق احلامي

- Hayır. Yine de ne adım atarsan at, onun aracılığıyla atacaksın.
على الرغم من ذلك اي خطوه ستفعلها، ستفعلها من خلاله

Ünlü olmakla aranızda bir adım kaldı!
انت على بعد خطوه من الشهره يا فتى فقط احصل على الصور

Bir kaç dakika sonra Starkman'ın yeni asistanıyım, ve FBI'ya bir adım daha yakınım.
فى لحظات سوف أتوج مساعدة ستارك مان الجديده وأكون قد اقتربت خطوه من الحكومه الفيدراليه

Bu hiç kolay olmayacak, Buffy. adım adım ilerleyeceksin.
لن يكون الأمر سهلاً يا بافي يجب أن تأخذيه خطوه بخطوة

Wellington ise bir ordunun daha ufak parçalara ayrılması gerektiğini bildiğinden Fransız'ların bir adım önünde olup onları varlığı ile rahatsız etmektedir.
بالقليل من الرجال و المعدات ظل على خطوه واحده فى مواجهة الفرنسيين يضايقهم بتواجده

Eğer üremezlerse, bu durumda bir adım ilerledik demektir.
إذا كانوا لا يستطيعون التوالد ، إذن فقد أصبحنا على بعد خطوه واحده من النهايه

Karantinaya girmek kolay bir adım ama dışarı çıkmak bu çok daha zor olabilir.
فنحن نطلب منك ان تعتبر هذا دخول الى الحجر الصحي بخطوه سهله ولكن الخروج منه قد يعتبر خطوه صعبه الى حد ما

Bir adım bile geri atma tatlım, bu aptalların kurallarına uymak zorunda değilsin
خطوه واحده, ليس اكثر لديك الحق ان تكون هنا مثل اي من هؤلاء العجائز الاغبياء

İşte bu yüzden bence her seferinde tek bir adım atmak en iyisi.
لذا أنا أعتقد أن الأفضل هو إتخاذ خطوه واحده كل مره

Yani bu çocuğa yardım etme nezaketini gösterirsek, bizi aygıta bir adım daha yaklaştırır.
لذا إذا أظهرنا الطيبه بمساعدتنا لهذا الطفل يجب ان تُقربنا خطوه أقرب الى الجهاز

- Belki onun üstünde dikilip durmasaydın ve sola doğru bir adım atıp ona biraz hürmet gösterseydin...
حسنا,ربما لم تقفى بالشكل الصحيح الذى يرضيها خذى خطوه لليسار واظهرى فقط من الاحترام

Bence devlet dairesine aday olmakla cesur bir adım attın.
انا اعتقد انك اخذت خطوه شجاعه جدا باعلانك العمل فى المكتب العام

Bu kaseti satın alarak, iletişim yoluyla ilişkinizi güçlendirmek için ilk adımı attınız.
بشراء هذا الشريط, تكون قمت بأول خطوه بأتجاه تقويه علاقاتكم الزوجيه خلال تواصل افضل.

Her adımında küçük tavşancıkları ezmek...
ان تخطي على الحيوانات مثل الارانب فى كل خطوه

Çok cesur bir hamle bu Dr. Mauer.
هذه خطوه جريئة منك .. دكتور مور

Lakin her adımda terör estirdim. Hep korunma halindeydim.
ولكن مع كل خطوة انكمش اعود خطوه للخلف في وضعاً دفاعي

Birlikte yaşamak bir adımdır. Resmi bir şeydir.
الانتقال للعيش معا هي خطوه إنه رسمي