Bu arada, Jonas Quinn ile konuşmak isterim. | Open Subtitles | في خلال هذا الوقت أريد أن اتحدث لجوناس كوين |
Bu arada ailenizi ya da bir arkadaşınızı arayabilirsiniz. | Open Subtitles | خلال هذا الوقت يمكنك أن تذهبي إلى بعض أصدقائك أو عائلتك |
Bu arada, kadın paranın büyük bölümünü iç eder. | Open Subtitles | و خلال هذا الوقت, تكون هي قد تولت أمر معظم المبلغ |
Bu süre zarfında, bu uzun ve aptalca toplantılara gitmenin bu delice varoluşu için bir tür dengeye ihtiyacım vardı. | TED | لذا خلال هذا الوقت احتجت إلى موازنة هذا التواجد المجنون والاجتماعات البلهاء الطويلة |
Bu süre zarfında Baumfree inancında teselli buldu ve dini düşünceye kendini gitgide adadı. | TED | خلال هذا الوقت وجدت بومفري السلوى في إيمانها وازداد انصرافها إلى التأمل الديني. |
Bu sırada işçiler, bir sürü hediyelerle evlerine dönmüştü ve aileleri ile buluşmanın tadını çıkarıyorlardı. | Open Subtitles | خلال هذا الوقت العمال قد عادوا الى منازلهم حاملين معهم الهدايا و يستمتعون مع الوقت الجامع لعائلة |
Fakat çok ilginçtir ki, tüm bu zaman boyunca... bir daha matematik ile meşgul olamayacağı iddia edilse de, | Open Subtitles | لكن المثير للإهتمام، خلال هذا الوقت كله على الرغم من مطالبه بأنه لم يعد قادراً على مزاولة الرياضيات مجدداً، |
Tae Yong'u bir süreliğine dışarı çağıracağım. bu süre içinde halletmeye çalış. | Open Subtitles | ساقابل تاى يونج لذا ساعتمد عليكِ فى فعل هذا خلال هذا الوقت |
Bu arada, bağlantı kurabileceğimiz bir yakınınız var mı? | Open Subtitles | خلال هذا الوقت , هل تريدين ان نربطك بالاتصال مع احد ؟ |
Bu arada Bayan Jenero, bağlantıya geçmemi istediğiniz birisi var mı? | Open Subtitles | خلال هذا الوقت , هل تريدين ان نربطك بالاتصال مع احد ؟ |
Bu arada sizin için yapabileceğim başka bir şey var mı? | Open Subtitles | اذاً,خلال هذا الوقت, هل هناك شيئاً اخر اساعدك فيه ؟ |
Bu arada karada vakit geçirmek size iyi gelecek. | Open Subtitles | خلال هذا الوقت , يمكنك العيش بشكل جيد على الارض |
Bu arada ilgilenmemiz gereken iki tane itimiz var. | Open Subtitles | خلال هذا الوقت لدينا مُستذئبَين للتعامل معهما |
Bu arada, daha da kazıyıp soru sormak için geri çağıracağım buraya. | Open Subtitles | سأبحث اكثر خلال هذا الوقت وسأجلبه للإستجواب |
Bu arada nasıl geçineceğiz? | Open Subtitles | كيف سنعيش خلال هذا الوقت ؟ |
Şüphesiz, Bu süre zarfında, askeri uçuşlara izin verilmiştir, ama FAA bu konuda açıklama yapmıyor. | Open Subtitles | لكن بعض الرحلات العسكرية سمح لها بالطيران خلال هذا الوقت لكن هيئة الطيران ملتزمة بالصمت تجاهها |
Bu süre zarfında % 25 indirimden yararlanabilirsiniz. | Open Subtitles | خلال هذا الوقت فنحن نعرض خصمًا بقيمة 25 بالمائة. |
Bu süre zarfında, elbette, bizler de-- | Open Subtitles | ...خلال هذا الوقت , بالطبع, سنبقى |
Bu sırada başımı uçurmanı istiyorum... | Open Subtitles | أريد منك ان تقومي بقطع رأسي خلال هذا الوقت |
*Bu sırada oyuncular saklanacak.* | Open Subtitles | خلال هذا الوقت , على الجميع الاختباء من الشيطان |
Bütün bu zaman boyunca, denizlerin dışında, bütün kıtaların birleşmesinden oluşan süper kıta diyebileceğimiz | Open Subtitles | خلال هذا الوقت ، فوق الماء جميع القارات على كوكب الأرض اجتمعت معًا في كتلة واحدة من الأرض |
Fakat bu süre içinde... öğle vaktinden suikastsaatine kadar üç araba geçti. | Open Subtitles | لكن ثلاث سيارات جائت في خلال هذا الوقت ابتداء من الظهر وحتى وقت إطلاق النار |