Her sabah kulağımın arkasına biraz vanilya sürüyorum, ne var bunda. | Open Subtitles | أنا أضع قليل من الفانيليا خلف أذني كل صباح موضوع كبير |
Yemek zamanları hariç bütün gün çiğniyorum yediğim zamanlar da kulağımın arkasına yapıştırıyorum. | Open Subtitles | أَمضغه طوال النهار ماعدا أثناء الطعام فأضعها خلف أذني |
Çorap giymezsem ayakkabıma, parmak arası giyersem de rulo yapıp şanlı saçlarımın tutunduğu yere kulağımın arkasına koyuyorum. | Open Subtitles | لو لم أكن أرتدي جوارب أضعها في حذائي وإن كنت أرتدي شبشب ألفها وأطويها خلف أذني |
Daha çocukken, kulağımın arkasından bozuk para çıkaran bir amcam vardı. | Open Subtitles | كان لي عم يستخدم لسحر قرش من خلف أذني عندما كنت صبيا. |
Keşke kulağımın arkasından çıksa. | Open Subtitles | أتمنى لو أمكنني فقط أن أجده خلف أذني |
Kalemi kulağımın arkasına koyup, zaman zaman "tamam mı" demeyi düşündüm, | Open Subtitles | فكرت بوضع قلمي خلف أذني و أظهر غضبي |
Saçımı kulağımın arkasına attı. | Open Subtitles | حرّك شعري إلى خلف أذني. |