"خلف ظهره" - Traduction Arabe en Turc

• arkasından
• arkadan

Biri, arkasından kolunu kıvırmış, güç kullanarak.
شخص قام بلوي ذراع الضحيّة إلى خلف ظهره ، بقوّة

arkasından kolunu kıvırıp, onu evden attınız.
ألقيتَ به إلى خارج المنزل مع قيامك بلوي ذراعه خلف ظهره

Sonra, arkasından, okulun gönderdiği kağıdın karbon kopyasını çıkartıp gösterdi.
و ثم أخراج من خلف ظهره نسخة العلامات المرسلة له من المدرسة

Birini döverken, güvende olmanın yolları vardır mesela ellerini arkadan bağlamak gibi.
عندما تضرب شخص ما, تكون هذه طريقة جيدة لحماية نفسك, اليس كذلك ؟ أن تقيد يديه خلف ظهره

- Ellerini arkadan bağla. Babasını da buradan uzak tutun.
قيد يديه خلف ظهره و ابعد ابوها عن هنا

Benden ancak patronun arkasından konuşan işçi olur.
أنا الإنسانة التي تتكلم عن رئيس العمل خلف ظهره.

Hayır, arkasından iş çeviriyormuşum gibi görünür o.
لا، من الممكن أن أبدو كما لو تَصرفت من خلف ظهره.

Bunu daha önce hiç yapmadım yani arkasından konuşmadım ama epey zor zamanlar geçiriyor ve onun için çok endişe ediyorum.
أنا لم أفعل ذلك من قبل أن أتحدث خلف ظهره لكنه مرّ خلال وقتٍ صعب و أنا قلق عليه

Bir arkadaşımı arayıp birinin arkasından konuşsam güzel olacak gibi.
أرى أنه من الممتع أن تكلم به صديقاً حول صديق ثالث خلف ظهره

Emniyet kemeri arkasından bağlanmıştı.
حزام الأمان كان مربوطا خلف ظهره

arkasından iş çevirdiğini.
-أنك كنت تدير الامور من خلف ظهره

Jesse'ye pislik yaparsan, arkasından işler çevirirsen evlat, elinde satırla ardına öyle bir düşer ki.
, (تستهين بــ (جيسي تتآمر خلف ظهره ! يا فتى ، سيُلاحقُك بساطور

Halatı alıyorlar, adamın arkasından bağlıyorlar.
يأخذون حبلاً ويعقدوه خلف ظهره

Ama kimse arkasından iş çevrilmesini istemez.
لكن لا أحد يحب العبث خلف ظهره

Sen ve eşinin, arkasından iş çevirdiğinizi öğrenmek Duval'ın hiç hoşuna gitmeyeceğinden bahsediyorum.
أنا أتحدّث عن حقيقة أنّ (دوفال) لن يكون سعيداً لمعرفة ما تقوم به أنت زوجتُه من خلف ظهره.

"Elleri arkasından bağlıyken..
يداه مكبلتان خلف ظهره

ve arkasından da "Armstrong" derdim.
و " آرمنسترونغ " خلف ظهره

Bileklerindeki ip izleri de ellerinin arkadan bağlandığını gösteriyor.
مما يمثل أن يديه كانتا خلف ظهره

Sakın bir adamın ellerim arkadan kelepçeleme... çünkü arkada ne yaptığını göremezsin.
"لا تقيد يد الرجل خلف ظهره لأن لا يمكنك أن ترى ما الذي سيفعله بالخلف؟"