Kimliğini tespit eden tanık yangından iki saat önce kadının evinin arkasında birini gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | القليل جداَ الشاهد الذي تعرف عليه رأى شخص ما خلف منزل الضحية قبل ساعتين من الحريق |
Vücudu Bayan Gerda'nın evinin arkasında bulundu. | Open Subtitles | لقد وجدوا الجثة خلف منزل فراو جيردا. |
O kadının evinin arkasında görmedin mi onu? | Open Subtitles | ألم ترهُ خلف منزل تلكَ المرأة المشنوقة؟ |
25 yaşımdaydım ve Los Angeles'da birisinin evinin arkasındaki küçük bir evde yaşıyordum. | TED | كان عمري حينها 25 عاماً، وكنت أعيش في منزل صغير خلف منزل أحد اخر في مدينة لوس أنجلوس. |
Federal yetkililere göre bir komşu Walker'ın evinin arkasındaki dar yolda iki kişinin arabaya binip uzaklaştığına tanık olmuş. | Open Subtitles | ووفقاً للسلطات الاتحادية شاهد أحد الجيران رجلين في الزقاق خلف منزل ووكر ركبوا في سياراتهم وابتعدوا |
Bir keresinde seni ailenin evinin arkasında görmüştüm. | Open Subtitles | رأيتك مرة خلف منزل عائلتك |
Gittiği ağaçlık, Mona'nın evinin arkasında. | Open Subtitles | انه فالغابه خلف منزل مونا |
Yarın, saat 3'te Paul Loebe evinin arkasında. | Open Subtitles | ... غداً فى الثالثة (خلف منزل (بول لوب |
Bahse girerim çiftlik evinin dışındaki bisiklet lastiği izleriyle öldürüldüğü gece Kim'in evinin arkasındaki lastik izleri eşleşecektir. | Open Subtitles | وأنا على استعداد للمراهنة على أن اثار الإطارات خارج المزرعة سوف تطابق تماما اثار اطارات الدراجة الموجودة خلف منزل كيم |
Dr. Montgomery'nin evinin arkasındaki labirentte canavar yoktu. | Open Subtitles | المتاهة التي خلف منزل الدكتور "مونتغومري" لم يكن فيها وحش، |