Bu üreme algoritmaları zaman içerisinde geliştikçe birbirleriyle böcek sürüleri gibi etkileşime girecekler. | TED | و خوارزميات التوليد هذه تنمو بمرور الوقت، إنها تتفاعل وتتواصل كسرب من الحشرات. |
'Pragmatik Kaos' diğer Netflix algoritmaları gibi aynı şeyi yapmaya çalışıyor. | TED | والخوارزمية تلك هي مثل خوارزميات نيتفليكس Netflix وهدفها مهمة واحدة فقط |
Ve spesifik olarak algoritmalar, temelde bilgisayarların bir şeylere karar verme matematiğidir. | TED | ان هذا التمثيل الرياضي هو في الحقيقة خوارزميات والتي هي في الاساس الرياضيات التي يستخدمها الحاسوب من اجل أخذ قراراته |
Ve eğer bu algoritmalar, Wall Street'tekiler gibi, bir günde çökse ve ters gitseydi, nasıl görünebileceğini | TED | وإن حدث لتلك خوارزميات ما حدث لخوارزميات وول ستريت أي إن اصابها عطب بصورة مفاجئة فكيف سنعلم ذلك .. ومن سيعلم ذلك |
Genellikle, bilgisayarlar tarafından uygulansa da biz insanların da algoritması vardır. | TED | في العادة، تنفذ الخوارزميات باستخدام الحواسيب ولكننا كبشر لدينا خوارزميات أيضًا. |
Görünen o ki, bilgisayarlar görüntü tanımada sinir ağları gibi algoritma öğrenen makineler sayesinde, hızla daha iyiye gidiyorlar. | TED | وكما تبيّن لاحقًا، فإن أجهزة الكمبيوتر تصبح أفضل في التعرف على الصور بفضل خوارزميات تعلم الآلة، مثل الشبكات العصبية، |
Bu bilgi sonra tahmin ve kontrol algoritmaları çalıştıran bir başka dizüstü bilgisayara gönderilir. Bu bilgisayar da tahmin ve kontrol algoritmaları çalıştıran kuada talimatlar gönderir. | TED | ثم يتم إرسال هذه البيانات إلى حاسوب محمول آخر يستخدم خوارزميات التقدير والتحكم، والتي بدورها ترسل الأوامر إلى الرباعية، والتي تقوم كذلك بتشغيل خوارزميات التقدير والتحكم. |
Sonra bu modelleri tahlil etmek ve algoritmaları da birleştirebilmek için kontrol teorisi denen matematiğin bir alanını kullanıyoruz. | TED | ثم نستخدم فرعا من فروع الرياضيات يسمى بنظرية التحكم لتحليل هذه النماذج وأيضا لتوليف خوارزميات للتحكم فيها. |
Sonra kuadı sabitleyen algoritmaları oluşturmak için kontrol teorisi yardımıyla bu denklemlerin üzerinde oynuyoruz. | TED | ثم نقوم بمعالجة هذه المعادلات بمساعدة نظرية التحكم لإنشاء خوارزميات تحافظ على استقرار الرباعية. |
Kuad-çubuk sisteminin ortak modelini elde ettiğimizde bunu kontrol edecek algoritmaları oluşturmak için kontrol teorisini kullanabiliyoruz. | TED | وما إن نتوفر على نموذج للنظام من الرباعية والعمود، يمكننا استخدام نظرية التحكم لإنشاء خوارزميات للتحكم فيه. |
Günümüzde bilgisayar algoritmaları insansı zekâları kullanarak Büyük ölçülerde, büyük ölçeklerde harika işler yapabilmektedirler. | TED | تقوم خوارزميات الحاسوب اليوم بمهام هائلة بدقة عالية، على نطاق واسع، وباستخدام ذكاء يشبه ذكاء الإنسان |
Benzer şekilde, spor ve atletizm arasındaki yakınlığı makinelerin sınırlarını zorlayacak algoritmalar üretmek için kullanıyoruz. | TED | وبالمثل، نحن نستخدم هذا التناظر الوظيفي للرياضة والألعاب الرياضية لإنشاء خوارزميات جديدة لآلات لدفعها نحو حدودها. |
Bazı durumlarda çok karmaşık algoritmalar söz konusu olabiliyor. | TED | في بعض الحالات ، يكون هناك في الواقع خوارزميات ، وخوارزميات متطورة للغاية. |
Elle yazılan belgeler, fikirler, özellikler yerine sıklıkla ham bilgilerden öğrenebilen, algoritmalar yaratıyoruz. | TED | وبالتالي، فإنه بدلاً عن صياغة رموز وخصائص المعرفة، فإننا ننشيء خوارزميات يمكنها، التعلم من البيانات الإدراكية غالبًا. |
Polis merkezleri doğrulukları denetlenmemiş algoritmalar kullanarak bu ağları izinsiz görebilir. | TED | تتمكن أقسام الشرطة حالياً من تفحص هذه الشبكات بطريقة غير منظمة، باستخدام خوارزميات لم يراع فيها الدقة. |
Birkaç asal çarpanlarına ayırma algoritması çalıştırdık. | Open Subtitles | أجرينا عدّة أعداد صحيحة من خوارزميات تحليل العوامل |
İnsanlar şekil tanıma amaçlı görüntü inceleme algoritması olmadan önce nasıl yaşıyorlarmış? | Open Subtitles | كيف تمكن الناس من العيش قبل إكتشاف نمط خوارزميات التمثيل؟ |
Bu yüzden sanırım şöyle diyeceğim: Siz çocuklar teknolojide harikasınız, haydi başka bir algoritma bulalım. | TED | لذا أعتقد انني سأقول، أيها الرفاق انتم عباقرة بالتكنولوجيا، لنحاول صنع مجموعة خوارزميات جديدة. |
El yazısını matematiksel algoritmalara çevirerek elindeki örneklerle kıyaslayabilmeni sağlıyor. | Open Subtitles | إنه يحول الكتابة إلى خوارزميات حسابية يمكن مقارنتها بعينات معروفة |
Tanya algoritmalarıyla işimizi hızlandırdı ve başarı sağladık. | Open Subtitles | تانيا قامت بتطبيق احد خوارزميات, و قد نجحت |
Bozulmuş dosyaları, bir dizi algoritmayla inceliyorum. | Open Subtitles | لقد تم تشغيل الملفات المعطوبة من خلال سلسلة من خوارزميات على جهاز الكمبيوتر الخاص بي. |
Şüpheli herhangi bir kelimeyi yakalamak ve örneklemek için NSA'in Echelon şebekesi algoritmasını kullanıyoruz. | Open Subtitles | نستخدم الآن خوارزميات شبكة (وكالة الأمن القومي) لنعترض أي كلمات مثيرة للريبة و مراقبة الأنماط |
Paranın motive ettiği şey. Aslında dünyanın kendisini bu tarz algoritmik bir verimle dünyalaştırıyoruz. | TED | بل ما يمكن للمال ان يدفع الانسان للقيام به ويحفزه عليه اننا بكل بساطة نعيد تشكيل الارض بسبب تلك خوارزميات وفاعليتها |
Ayrıca daha önceden bilmediğimiz birşey de Amerikan İstihbarat Kurumlarının iyice aşırıya kaçarak standartizasyon kuruluşlarına sızmak suretiyle şifreleme algoritmalarının kodlarını bilerek sabote ettikleri. | TED | و لم نكن نعلم ان الاستخبارات المريكية تتخذ مواقف متطرف مثل التسلل لهيئات التقييس لتخريب خوارزميات التشفير على اي غرض |
İnanması zor gibi görünse de bu ultra yapısal analizler fizyolojik deneylerle ya da bilgisayar algoritmasıyla yapıldı. | Open Subtitles | سواءً آمنتم أن هذا التحليل تم إجراؤه بـ.. تجارب فيزولوجية أو خوارزميات حاسوبية. |
Birinci hedefimiz, yapay zekâ algoritmalarını eğitmek için gereken görüntü sayısını azaltmaktı. | TED | الهدف الأول كان تقليص عدد الصور الطبية المطلوبة لتدريب خوارزميات الذكاء الاصطناعي. |