"خيار اخر" - Traduction Arabe en Turc

• Başka seçeneğim
• Başka seçeneğimiz
• başka şansım
• Başka şansımız
• Başka çarem
• Başka şansın
• Başka seçeneğin
• başka seçenek
• başka bir seçenek

Bu yüzden, devam etmekten Başka seçeneğim yok.
ولذالك ، انا لم املك خيار اخر الا المضي قدما للامام

Evet, madem sohbet etmiyoruz size dans etmeyi teklif etmekten Başka seçeneğim yok.
حسنا .. بما انه ليس لدينا كلام نقوله دعينا نرقص ليس لدي اي خيار اخر سوى دعوتك للرقصة القادمة

- Eğer hayatta kalırsak yanlarına döneriz. - Başka seçeneğimiz yok.
لو كتبت لنا النجاه سنعود لهم و لا خيار اخر بأيدينا

Yok Polly, üzgünüm ama Başka seçeneğimiz yok.
لا, بولي, انا اسفة ولكن لا يوجد خيار اخر

Sence o kadar insanı öldürmeyi istermiydim başka şansım yoktu!
هل تعتقدي اني كنت اريد قتل هؤلاء؟ لم يكن لدي خيار اخر متأسفة

Başka şansımız yok. Hava neredeyse karardı.
ليس لدينا خيار اخر ، لقد أظلمت السماء

Başka çarem kalmadı.
ليس لدي خيار اخر

Baş edemediğine göre Başka şansın yok bence.
أرى أنكما لا تتفقان و أقول أنه ليس لديك خيار اخر

- Ama Başka seçeneğin de yok.
حسنا, ليس امامك خيار اخر

Hata sizde. Beni düşürdüğünüz durumlarda yalandan Başka seçeneğim kalmıyor.
لأنكم تضعونى فى مواقف حيث لا يكون لدى خيار اخر سوى الكذب

Başka seçeneğim yoktu, Walter.
والتر, انا لم يكن عندى خيار اخر

Şu an için Başka seçeneğim yok.
فى هذه اللحظه لا يوجد لدى خيار اخر

Hayır, kolay değil ama Başka seçeneğim yok.
لا, ليس كذلك. ولكن ليس لدي خيار اخر.

Başka seçeneğim yok ama teslim olmak.
ليس لدينا خيار اخر سوى الاستسلام.

- Harika derken, Başka seçeneğimiz yok zaten.
برائع تقصدي ليس لدينا خيار اخر

Peki ya Başka seçeneğimiz yoksa?
ماذا لو لم يكن لدينا خيار اخر ؟

Beni öldürüyordu. Başka seçeneğimiz yoktu.
قد كان يقتّلني لم يكن لدينا خيار اخر

Sana bu şekilde söylemek istemedim... - ... ama başka şansım yoktu.
لم اكن اريد ان اخبركِ بهذا الشكل لكن لم يكن لدي خيار اخر

Senin yüzünden öldü. başka şansım yoktu, Jack. Ailem vardı.
لقد ماتت بسببك لم يكن لدي خيار اخر , لدي عائلة

Defiance'ın benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorsun ve başka şansım olsaydı...
انت تعرف كم تعنيني ديفاينس واذا كان لدي خيار اخر... .....

Sonuç olarak Başka şansımız yok.
لذا ، في الواقع انا لا املك أي خيار اخر

Başka çarem yok.
ليس لدي خيار اخر

- Buna izin veremem. Başka şansın yok.
لا استطيع ان اتركه ليس لديك خيار اخر

Başka seçeneğin yok.
ليس لديك خيار اخر

- Tamam, bana başka seçenek bırakmadın. O zaman akşam ki partide denememiz gerekecek.
انتم لم تتركوا لى خيار اخر الان يجب ان نجرب هذا منفردين

Ölümcül tehlikede olan oğulları onlara başka bir seçenek bırakmıyordu.
ابنهم ، في خطر لم يعطيهم خيار اخر