Senin için fıstık ezmesi, jöleli sandviç ve biraz da muzlu ekmek hazırladım. Ve büyük bir bardak süt. | Open Subtitles | أعددتُ لكِ شطائر زبد الفول السودانى والهُلام وبعضاً من خُبز الموز وكوباً كبيراُ من اللبن. |
Ve eğer bu iş için sarf ettiğim emeğe saygı duymayacaksan şiirli ekmek üretme fikrine geri döneceğim. | Open Subtitles | و أشعر انك اذا لم تحترم دوري في اذارة هذا الأمر فسأعود الي صنع خُبز القصائد. |
- Yüzeysel ve tırtıklı, sanki ekmek bıçağıyla yapılmış gibi. | Open Subtitles | إنّه مُجوّف ومُسنّن، وكأنّه شُقَّ بسكّين خُبز. |
Şeytan da ona dedi ki "Eğer sen Tanrı'nın oğluysan söyle bu taşa ekmeğe dönüşsün." | Open Subtitles | وقال له الشيطان، "إن كنت ولد الإله، فأخبر هذه الحجارة أن تتحول إلى خُبز." |
Ablam yaptığınız muzlu ekmeğe bayıldı. | Open Subtitles | أُختي أعجبها خُبز الموز الذي خبزتَه |
Ben sana büyük bir mısır ekmeği aldım. | Open Subtitles | سآخُذ المَزيد مِن خُبز الذُرَة |
Bu sayede Allah'ın kutsal ziyafetinin kutsal bir ekmeği olabilesin diye. | Open Subtitles | " ويمكن أن تكون خُبز مقدس لمأدبة الرب المقدسة " |
"Burada ekmek var! Tanrım dualarımı kabul ettin. | TED | وقال " انه خُبز , لقد سمع الله ندائي لقد سمع الله دعائي " |
Fransız usulü kızarmış ekmek isteyen? | Open Subtitles | من يريد خُبز محمص فرنسي؟ |
Kızarmış ekmek mi yiyeceksin? | Open Subtitles | أتودّ خُبز محمّص ؟ |
- Kızarmış ekmek ister misin? - Evet, lütfen. | Open Subtitles | -هل تريد خُبز محمص؟ |
- ekmek! Çok güzel! | Open Subtitles | خُبز, جميل |
- Bir parça ekmek ya da kek. | Open Subtitles | -أيّ قطعة خُبز او كعكة . |
ekmek? | Open Subtitles | خُبز |
- Biraz daha naan ekmeği ister misin Norman? | Open Subtitles | هل تريد المزيد من خُبز النان, (نورمان)؟ |