Saçlarınız daha açık renkti. Ufak, yuvarlak çerçeveli gözlük takıyordunuz. | Open Subtitles | شعرك كان أفتح و كنتِ ترتدين نظارة ذات عدسة دائرية |
Bir örnek şu, Lesbos'taki taş ustalarının çalışırken yuvarlak kolonları ölçmeleri gerektiğini görüyor. | TED | على سبيل المثال .. عندما يرى الحجار يعمل على جزيرة ليسبوس ويحتاج ان يقوم بعملية قياس أعمدة دائرية |
Bu bölgeye daha yakından baktığınızda, birşeyler görmeye başlıyorsunuz daha önce bilmediğimiz dalgalı kanallar gibi. Birkaç yuvarlak cisim görüyorsunuz. | TED | عندما تنظر إلى تلك المناطق عن قرب , تبدأ أن ترى أشياء أمثل قنوات متفرعة, لم نكن نعرف. ترى بضع اشكال دائرية. |
Onu 20 saniyeliğine ovmak için de dairesel hareket kullan. | Open Subtitles | وتذكرى ان تفركى هذا لمدة عشرون ثانية مستخدمة حركات دائرية |
Bunlar robotların 2G oluşuturduğu dairesel yörüngelerdir. | TED | تلك هي مسارات دائرية حيث يسحب الروبوت مايعادل ضعف تسارع الجاذبية. |
Bu örnekte, kesik parçaları olan birkaç kırmızı daire görüyorsunuz. Fakat bu daireleri yalnızca birazcık döndürürsem, birden üç boyutlu bir küp görüyorsunuz. | TED | ترون أقراص دائرية بأجزاء مقطوعة منها لكني لو أدرت هذه الأقراص قليلا فجأة ترى مكعبا مجسما يخرج من الشاشة |
Sabun kopugu yuvarlaktir cunku o enerjisinin en verimli kullanilma seklidir. | Open Subtitles | فقاعة الصابون دائرية... 0 لانها أقوى أشكال كفاءة الطاقة |
Küçük baloncuklar görüyorsunuz, galaktik düzlemdeki küçük yuvarlak cisimler, bunlar süpernova kalıntıları. | TED | يمكننا أن نرى فقاقيع صابون صغيرة، صورة دائرية صغيرة حول المستوى المجري، تمثل المستعرات النجمية. |
Aramızda bazılarımız kollarında yuvarlak yara izleri olacak kadar yaşlılar, bu izler çocukken aldıkları bir aşılamanın izi. | TED | و الآن البعض منّا لديه ندبة صغيرة دائرية على ذراعه, أثر تطعيمنا و نحن صغار. |
Bir işe yara da, popomu sil. yuvarlak çizerek, tek parmakla. | Open Subtitles | او تستطيعين ان تكوني مفيدة وتمسحي مؤخرتي بحركة دائرية |
Ama 38'lik yuvarlak burunlu kurşun bir mermi o zamanlar, | Open Subtitles | لكن رصاصة 38 دائرية الرأس كانت ما يستعمله |
Burada ağır akan su tünellere daha yuvarlak bir görünüm vermiş. | Open Subtitles | هذا النهر الذي يتدفق ببطأ مكونا مجاري دائرية الشكل |
Ya yuvarlak bir pencere aralığından içeri giren günışığıysa? | Open Subtitles | ماذا لو كان مجرد ضوء نهار يدخل من نافذة دائرية |
Sol boyun kasında bir milimlik yuvarlak bir nokta var. | Open Subtitles | هناك نقطة بحجم 1 ملليمتر دائرية تماماً التي تبدو للوهلة الأولى أنها |
Sonunda oraya, aşağıya indim, bu eski, paslanmış dairesel şey, gerçekten çok ürkütücü ve garip olan iki yatak vardı. | TED | وبالأخير لما نزلت له, كان حجرة دائرية يملؤها الصدأ, وسريرين, وأشياء مقرفة وغريبة. |
Giriş yaptığınız bir ağzı var insanların yaptığı bu girişten sonra içeride dairesel bir bölme var. | Open Subtitles | وهناك مدخل حيث يمكنك الدخول وخلال هذا المدخل الذي هو من صنع الانسان هناك غرفة دائرية |
Alın, yavaşça, başparmağınız bıçak ağzına yakın dairesel hareketle... | Open Subtitles | خذ هذا وبلطف أستخدم أبهامك قرب النصل بحركة دائرية |
Hangi insan dairesel yatak bölmeleri ve taştan boşlukları olan dairesel odalar yapıp başkalarını gözetler ki? | Open Subtitles | أى شخص أدمى الذى يقيم توابيت دائرية ذات زجاج ؟ |
Bir pizzanın dışını kareleştirmeye çalıştığınızı düşünün, buradaysa bir daire yerine sekizgen var. | TED | تخيل أن بإمكانك جعل حواف البيتزا مُربعة، فبدلًا من أن تكون دائرية الشكل، ستُصبح على شكل ثُماني. |
Kemikteki morluk çember şeklinde ve çapı 25 mm kadar. | Open Subtitles | تبدو الكدمات على العظام دائرية الشكل وقطرها حوالي 25 ملمتراً. |
Son sekiz yıldır Yıldız Geçidi adlı halka şeklindeki cihazı kullanarak yolculuklar yapıyoruz. | Open Subtitles | طوال الأعوام الثمانية الماضية، كنّا نسافر بواسطة أداة دائرية كبيرة تعرف بـبوابة النجوم |
Çünkü kendimi oldukça Fingirdek hissediyorum. | Open Subtitles | لأنني أشعر بأنني دائرية كثيراً |
İlk televizyonlar bile daireseldi. | Open Subtitles | كانت حتى أوائل التلفزيونات دائرية. |
Düz bir tarlaydı. Yani böyle top gibi bir ağaç vardı. | Open Subtitles | مسطح، وكانت هناك شجرة دائرية |
Roman sonraki nesiller boyunca ilerlemesine rağmen zaman neredeyse döngüsel bir şekilde hareket eder. | TED | على الرغم من أن أحداث الرواية تتقدم للأمام خلال الأجيال المتتالية، إلا أن الوقت يتحرك بطريقة دائرية تقريبًا. |