Bir nüfus dağılımı haritası olabilir, orta gelirli evleri gösteren bir çalışma. | Open Subtitles | ربما تكون دراسه سكانيه دراسه للمنازل من متوسط الدخل |
Bak, astronomi yıldızlar üzerinde çalışma yapmaktır ya da babamın dediği gibi, bulutların arasında boşa vakit geçirmek. | Open Subtitles | أنظري, علم الفلك هو حول دراسه النجوم ـ ـ ـ أو كما يقول أبي, أضيع وقتي مع عقلي في السحاب |
Jeff, madem elinde cevap anahtarı var, niye çalışma grubu kurdun? | Open Subtitles | من الذين اهدروا وقتي اوه , جيف , اذا كان لديك كل الاجوبه لماذا بحق الجحيم لم تبدأ دراسه هذي المجموعه |
Evan, Helping Eyes Initiative'in iki haftalık çalışması için gönüllü oldu. | Open Subtitles | تطوع ايفان ليكون جزءا من مبادرة عيون العون، دراسه لمده أسبوعان |
İyi tarafından bakacak olursak Oxford'un çalışması doğruymuş. | Open Subtitles | الجانب المشرق ان دراسه اوكسفورد اتضح انها صحيحه |
Bir gece Ders çalışıyorduk ve saçlarını salmıştı. | Open Subtitles | كان لدينا يوم دراسه ذات ليله وأبقت شعرها منسدلا |
Senin çalışma odan hangisi? | Open Subtitles | أيها الأحمق المنحرف أي غرفة دراسه أنت فيها ؟ |
"Aşırı çete faaliyetlerinin artışı üzerine bir çalışma yapıldı. | Open Subtitles | دراسه توضح تزايد العنف فى نشاط العصابات |
Bir insanın çalışma odasına yılda kaç kere aptal bir kostüm ve alakasız haberlerle girebileceğini tartışıyorduk. | Open Subtitles | كنا نتسائل عن عدد المرات اللتي يمكن فيها لرجل أن يدخل فجأة لغرفة دراسه و هو يرتدي زياً غبيا و يحمل أخباراً ليس لها صلة بموضوعنا |
Babam burayı çalışma odası olarak kullanırdı. | Open Subtitles | هنا حيث غرفه دراسه والدى القديمه |
Geçen ay bu olasılığın tartışıldığı bir çalışma okumuştum. | Open Subtitles | اه,لقد قرأت دراسه الشهر الماضى |
Bir çalışma kadınlar ve erkekleri 4-6 ay arası takip etti ve deneyimlenen duygu sallantılarının sayısı ve ağırlığı arasında fark yoktu. | TED | دراسه واحده اتبعت رجال ونساء لمدة من اربعه الى ست أشهر وقد وجد ان عددا من التقلبات المزاجية التي قابلوها وشدة هذه التقلبات لا تختلف . |
İlginç bir çalışma oldun. | Open Subtitles | انت كنت دراسه مثيره |
- Ders çalışma partneri. | Open Subtitles | انها رفيقة دراسه |
Tabi, bu ücretli bir çalışma. | Open Subtitles | أجل.هذه دراسه مدفوعه الأجر |
- Büyük bir şirketin ya da hükümetin çalışması demek oluyor. | Open Subtitles | او دراسه حكوميه |
Bir kirlilik çalışması. | Open Subtitles | انها دراسه علم السموم |
- Bu basılmış en son çalışması. | Open Subtitles | هذه احدث دراسه تم نشرها ... |
Toby'e Ders çalışıyorum dedim. | Open Subtitles | توبي)، يظن أنني في مجموعة دراسه) |
Ders çalışacağız. | Open Subtitles | دراسه. |