Burası 24 derece ama başka her yer çok soğuk. | Open Subtitles | إنَّ درجةَ الحرارةَ معتدلةٌ لدينا ولكنَّ الأماكنَ الأخرى باردةً مُثلِجة |
Bu da doğu ufkunun yaklaşık 45 derece üzerine gelir. | Open Subtitles | وهذا يشير الى انه كان حوالي 45 درجةَ فوق الأفقِ الشرقيِ. |
Sıcaklık 28 derece. | Open Subtitles | إنّ درجةَ الحرارة 82 درجة معتدلة. |
Dışarısı 90 derece olmalı . | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ يَكُونَ 90 درجةَ خارج هنا. |
Bu büyük balık 1000 metreden derinde, suyun 20 derece soğuk olduğu yerlerde deniz analarıyla beslenir. | Open Subtitles | يَعتاشُ السمكُ الضخم على قنديلِ البحر على a ألف متر أسفل حيث أنَّ الماء عشرون درجةَ أبردَ |
270 derece yap açıyı 30'a düşür. | Open Subtitles | أخذُنا 270 درجةَ... ... واهبطإلى30زاويةِ. |
Teşekkürler. 20 derece sola dönün. | Open Subtitles | شكراً. دُرْ 20 درجةَ لليسار. |
25 Aralık'ta gerçekleşen bu olaydan sonra güneş, bu sefer kuzeye doğru 1 derece hareket eder, günler uzamaya ve ısınmaya başlar, bahar gelir. | Open Subtitles | وبعد هذا الوقتِ، خامس وعشرون في ديسمبر/كانون الأول، تُحرّكُ الشمسُ درجةَ واحدة، هذا شمالِ الوقتِ إنْذار الأيامِ الأطولِ والدفءِ والربيعِ. |
- Ve sistemin efektifliğini kanıtlamak için bu tesisin içindeki sıcaklığı 10 derece düşüreceğim. | Open Subtitles | ِ (رودني) , أرجوك ولإثْبات التأثير سأخفض درجةَ الحرارة داخل هذه المنشأة ب10 درجات |
Dışarısı 15 derece. | Open Subtitles | إنَّ درجةَ الحرارةَ "١٥" درجةٍ بالخارج |