Claire! Bırakın onu! Bayım işini yapan bu mahkemede yeriniz yok! | Open Subtitles | كلير دعوها وشأنها سيدي ليس لديك اي عمل هنا في المحكمه |
Kızı rahat Bırakın. Biraz nefes alsın. Gel buraya. | Open Subtitles | امنحوا البنت فسحة دعوها تتنفس ، تعالي هنا |
Lütfen Bırakın nefes alsın, yoldan yeni geldi. | Open Subtitles | أرجوكم. دعوها تلتقط أنفاسها انها مرهقة من الطريق |
- 300 dolar. bırak onu lanet olası! | Open Subtitles | - ثلاثمائة.و الآن دعوها تذهب.عليكم اللعنة! |
Bırakalım sonsuza kadar yok olsunlar, tüm diğer uyumsuzlar, yalnızlar, ve vahşi hayattan kalan ve kimsenin umursamadağı şeylerle birlikte. | Open Subtitles | دعوها تختفى للأبد . مع بقيه المسفيتز و اللنورز و ليركس والحياه البريه التى لم يعد أحد يهتم بها . |
- Eve yolladım. Kız için akbabalar gibi kavga ediyordunuz. Azıcık izin verin de biraz yalnız takılsın. | Open Subtitles | لقد كنتم أشبه بالنسور تتشاجرون عليها دعوها تكون عزباء لمرة واحدة |
Hayır, hazır olana kadar ona bir şey söylemeyeceğim. O zamana kadar lütfen onu rahat Bırakın. | Open Subtitles | كلاّ، ولن أفعل حتّى تكون مستعدّة لذلك حتّى ذلك الحين، فأرجوكم دعوها لوحدها |
Çıkın dışarı! Bırakın gelince kendisi toplasın odasını! | Open Subtitles | دعوها ، دعوا ذلك الشقى يتولى تنظيفها قبل أن تعود |
- Evet. Hayır, hazır olana kadar ona bir şey söylemeyeceğim. O zamana kadar lütfen onu rahat Bırakın. | Open Subtitles | كلاّ، ولن أفعل حتّى تكون مستعدّة لذلك حتّى ذلك الحين، فأرجوكم دعوها لوحدها |
Radyoaktif materyaller ve Allah bilir nelerle yüklü. Bırakın gitsinler. | Open Subtitles | إنها محملة بمواد مشعة و الإله وحده يعلم ماذا أيضا دعوها تذهب |
Midillileri salın. Bırakın sahiplerine dönsünler. | Open Subtitles | أطلقوا عِنان المهور دعوها ترجِع إلى سيّدها |
Lütfen onu Bırakın. Bir yanlış anlaşılma var. | Open Subtitles | دعوها تذهب من فضلكم، هذا سوء فهم من نوع ما |
Onu rahat Bırakın. Belki sıkıntılı bir dönem geçiriyordur, değil mi Rae? | Open Subtitles | دعوها وشأنها, ربما حصل لها بعض المشاكل صحيح راي ؟ |
tamam bana başka seçim şansı bırakmadın kimse araya girmesin bana Bırakın! | Open Subtitles | حسناً , لم تتركي لي خياراً لا أحد يتدخل دعوها لي |
Lütfen, yalvarırım. Bırakın gitsin! | Open Subtitles | أرجوكم، أتوسل إليكم، دعوها تعيش |
Onu bırak! Uzak dur! Onu bırak! | Open Subtitles | دعوها لوحدها، ابتعدوا يوجد قناص بالأعلى |
bırak onu, uzun zaman önceydi! | Open Subtitles | دعوها لشأنها هذا كان منذ زمن بعيد |
Bırakalım mutlu dakikalar yaşasın, ve sonrada aptal gibi kendini uçurumdan atsın. | Open Subtitles | بكل الطرق دعوها فقط تحظى باللحظة السعيدة و ثم و بكل غباء سترمي بنفسها عن الجرف |
Böyle sinirlendiği zaman Bırakalım konuşsun değil mi? | Open Subtitles | دعوها تذهب عندما تكون حالتها هكذا، أتذكرون؟ |
Affedersiniz, geçmesine izin verin lütfen. Burada oturuyor. Hadi. | Open Subtitles | لو سمحتم، دعوها تمر، إنها تسكن هنا |
Herkes dışarı, çalışmasına izin verin. | Open Subtitles | كلّكم إخرجوا. إتركونا. دعوها تعمل |