Bunlar Elena Sandoval tecavüzünün delil fotoğrafları mı? | Open Subtitles | هَلْ هذه صورِ دليلَ اغتصاب إلينا ساندوفال ؟ |
Haftalardır kayıp bir kadına ait kanlar içinde bir silikon ne zamandan beri delil sayılmıyor? | Open Subtitles | منذ متى يَدمي زرعاً مِنْ إمرأة التي تُغيّبتْ عنها لأسابيعِ لَيستْ دليلَ جريمة؟ |
Ben de bir delil veya bir ceset taşısaydım sen de bir vakayı mahvedebilirdin. | Open Subtitles | وإذا أنا كُنْتُ أَحْملُ دليلَ أو ادفع جثة، كان يمكنك فقط تحطيم قضية. |
Bilemiyorum Greg, bence arabada başka birine ait kanıtlar bulmalıydık. | Open Subtitles | جريج، أعتقد نحن كُنّا سَنَجِدُ دليلَ شخص آخر داخل العربةِ. |
Bunlar tarihsel olayların inşası için belirleyici kanıtlar verdi. | Open Subtitles | لقد احضروا دليلَ حاسمَ لإعادةِ بناء أحداثِ تاريخيةِ. |
Pekala, benimde delil bulacağımızı düşündüğüm 20 yıllık bir olay yerim var. | Open Subtitles | حَسناً، أنا عِنْدي a مشهد جريمةِ بعمر 20 سنةً حيث أعتقد نحن يُمْكِنُ أَنْ نَجِدَ دليلَ. |
Usame Bin Ladin'in, 11 Eylül olaylarını planladığını kanıtlayan tek bir delil bile görmedik. | Open Subtitles | نحن مَا رَأينَا دليلَ واحد ذلك يَرْبطُ أسامة بن لادن مباشرة إلى مراحلِ تخطيط سبتمبر/أيلولِ 11. |
Eger bir kadn, ksr olmadg kantlanms bir erkekle... cinsel iliskiye girdigini söylerse, kadnn vücudunda delil bulunmadg halde... bir avukat, yani bir savc... bunu kadnn yalan söyledigine dair kant olarak kullanabilir mi? | Open Subtitles | - الآن، طبيب... إذا إمرأة قُالت بأنّها مارست الجس مَع رجل ما... وهو ليس عقيما ،ولكن ليس هناك دليلَ يُوْجَدُ في جسمِ الإمرأةَ... |
Artık bunlar delil. | Open Subtitles | هم دليلَ الآن. |
Yüz değişimi ameliyatı ile ilgili kanıtlar bulduk. | Open Subtitles | وَجدنَا دليلَ حول عملية إعَادة بِنائه |
kanıtlar mahvolur. | Open Subtitles | أنت سَتُحطّمُ دليلَ. |