Bana, polisi arayıp, onlara öksürük şurubu içtikten sonra O'nu benim öldürdüğümü söylememi istedi. | Open Subtitles | ... قال لى أن أخبر الضباط أنى ...أنه كان أنا من فعلها... ...بعد احتساء دواء للسعال |
Banyo dolabında biraz öksürük şurubu olacaktı. | Open Subtitles | هناك دواء للسعال فى خزينة الحمام |
Eczane aşağıda. Kodeinli öksürük şurubu alırız. | Open Subtitles | الصيدلية في الأسفل، سأحضر دواء للسعال و (الكودين). |
öksürük şurubu. | Open Subtitles | إنه دواء للسعال |
Reçetede öksürük ilacı yazıyorsa onu vermişimdir. | Open Subtitles | إن كان مكتوباً دواء للسعال فبالتأكيد هذا ما أعطيته له |
Soda ve öksürük şurubu. | Open Subtitles | مشروب غازي مع دواء للسعال |
- Bende öksürük şurubu olacaktı. | Open Subtitles | -أظن أن لدي دواء للسعال |
Sue bana tavuk suyu çorbası ve öksürük şurubu getirmişti. | Open Subtitles | احضرت لي (سو) شوربة دجاج و دواء للسعال |
- Eğer sorun olmazsa, öksürük ilacı. | Open Subtitles | - دواء للسعال , اذا أمكن ؟ |