Afganistan'dayken daha önce hiç gitmediğimiz bir yerde Devriye gezilmesi emri verdim. | Open Subtitles | في افغانستان تلقيت امرا بان اخذ دوريه الى مكان لم نطأه قبلا |
Ne yaparsınız mahallede Devriye gezip aile problemlerini çözmek dışında? | Open Subtitles | أذاً يا دانيال ماذا تعمل؟ بجانب عمل دوريه فى الأحياء بحثاً عن المشاكل المحليه؟ |
Emekliliğime yedi gün kala Devriye odum. | Open Subtitles | سبعة ايام حتى التقاعد وانزل الى شرطى دوريه |
Eğer çeyrek ışık devri mesafesinde bir Peacekeeper devriyesi varsa, | Open Subtitles | لو أن هناك دوريه حفظه سلام فى ربع دائره ضوئيه |
Kara Muhafız devriyesi gemiyi fark etti ve onu imha etmek için geri dönebilir. | Open Subtitles | دوريه من الحرس الأسود رصدت المركبه و ربما تعود لتدميرها |
Periyodik olarak bizi Mayıs Bu delilik | Open Subtitles | ربما تقودنا إلى دوريه هذا جنون |
Evet. Bu akşam bir Devriye daha istiyorlar. | Open Subtitles | نعم, حسنا, انهم يريدون دوريه اخري الليله |
otuz yada kırk feet derinliğinde... ve orada da bir Devriye olacağı kesin, fakat eğer oraya gece gidersek dikkatlice yaklaşırsak ve ayaklarımız ıslanmadan demek istemedim sanırım başarabiliriz. | Open Subtitles | على عمق 30 او 40 قدم وبالتاكيد عليه دوريه لمراقبته ولكن ان ذهبنا خلال الليل وبحذر شديد |
Sıradan bir Devriye göreviymiş, ya da onlar öyle düşünüyorlarmış. | Open Subtitles | كانت هناك دوريه معتاده أو هذا ما اعتقدوه |
Drew, Devriye Görevlisi olmak için okulda gönüllü olmuştu ki bu da karşıdan karşıya geçirme işi için havalı bir ad. | Open Subtitles | في المدرسه درو تطوع لكي يكون فتى دوريه, الذي هو مجرد اسم مزخرف لحراسة عبور الطريق. |
Yaya olarak Devriye gezdiği sırada, pencerede duran bir tüfek namlusu gördüğünü, araştırmak için oraya gittiğini ve Swagger'ı vurduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال انه كان في دوريه مشيا علي الاقدام و راي ماسوره بندقيه في نافذه و قد صعد ليتفحص ^و قد اصاب ^سواجر |
Efendim, ben Albay Sampson. Devriye gezen 3. ekip amiriyim. | Open Subtitles | سيدي هنا الكابتن سيمبسون عندي الفرقه كانت تعمل دوريه |
Ben de arabayı araştırttım Devriye az önce arabayı Nina'nın dairesinin önünde buldular. | Open Subtitles | لذا طلبت منهم وضع جهاز تتبع عليها عثرت عليها دوريه للتو خارج شقة نينا |
Devriye arabasında tek memur olacak, adını da önceden istiyorum. | Open Subtitles | شرطي واحد بسيارة دوريه و أريد أسمه مقدماً |
Devriye arabası bulup onu dağların oradan güneye gönder. | Open Subtitles | اعثر على سيارة دوريه و ارسلها للجنوب على الجبال |
- George? Otoban devriyesi yedinci hatta. Los Angeles limanında bir kız almışlar. | Open Subtitles | "جورج" ، معى دوريه الطريق السابع يقولون انه وجدوا فتاه عند ميناء لوس انجيلوس |
High Country devriyesi, acil olan nedir? | Open Subtitles | هنا دوريه ريفيه حدد حالتك الطارئه |
Bunlar Tyree ve Paradise River devriyesi. | Open Subtitles | "هذا "تيرى" و دوريه نهر "البراديس |
Dur! Tükürük devriyesi. | Open Subtitles | دوريه لعاب توقف |
Bir asker olabilir Periyodik | Open Subtitles | قد يكون جندي دوريه |
Periyodik cetvel getirin. | Open Subtitles | سيكون هناك جداول دوريه.. |
Bir yıl kadar önce, bir Alman devriyesine, yaralılarını hastaneye götürmesi için güvenli geçiş sağladım. | Open Subtitles | منذ عام قمت باعطاء دوريه المانيه تصريح لتوصيل الجرحي منهم الي المستشفى |