"دورًا" - Traduction Arabe en Turc

    • rol
        
    • rolü
        
    • rolüm
        
    • oynadı
        
    • sakini
        
    • önemli bir
        
    Evrenimizin yapı taşları olan galaksilerin oluşumunda kritik bir rol oynadılar. TED بل لعبت دورًا محوريًا في عملية تكوين المجرات، اللبنات الأساسية لكوننا.
    der. Yani ben inanıyorum ki din temelli organizasyonlar Afrika'da sosyal bir etki yapmada kritik rol oynuyor. TED لذلك أعتقدُ بشده بأن لدى المؤسسات الإيمان المعتمد دورًا مهمًا لتلعبه لدفع التأثير الاجتماعي في أفريقيا.
    Şehirler ve belediye başkanları, geleceğin liderleri olarak çok önemli rol oynayacaklar. TED المدن والعمد سوف يلعبون دورًا مهمًا كقائدين للمستقبل.
    Kimsenin rolü küçük değildir; herkesin rolü önemlidir. TED لم يكن دور أي أحد صغيرًا لعب كل واحد دورًا حيويًا.
    O aldatılmada haince bir rolüm olduğunu da itiraf etmeliyim. Open Subtitles وعليّ الاعتراف أنني لعبتُ دورًا قاسيًا في صنع هذا الوهم
    Kadınları okutma algısının eksikliğiyle birleşen bu şey, bu durumun aklımıza kazınmasında büyük rol oynadı. TED هذا بجانب افتقار الاهتمام بتعليم المرأة الذي لعب دورًا رئيسيًا في نقش هذا الأمر بداخل عقولنا
    Yolculuğunuzda size yardımcı olan herkesin hedeflerinize ulaşmada büyük rol oynadığını anlamanız gerekiyor. TED فيجب أن تفهموا أن كل من يساعدكم في رحلتكم يلعب دورًا كبيرًا في إيصالكم لأهدافكم.
    Bu sempatiyle, yepyeni bir alan tasarladı, tıbbın acıyı bilmesinde önemli bir rol oynadı. TED ونتاجًا لهذه العاطفة، أدار مجالًا جديدًا كليًا لعب دورًا عظيمًا في جعل الطب يعترف بالألم منه وبسببه
    Ayrıca kostümlerin hikâye anlatımında önemli bir rol oynadığını işin başında öğrendim. TED كما تعلمتُ مبكراً أيضاً أن الأزياء يمكنُ أن تلعب دورًا مهماً في سرد القصص.
    Son söylemek istediğim akıl hocaları ve insanlar konusunda talihim yaver gitti, hayatımda önemli rol oynadılar. TED آخر شيء أود قوله هو أنني كنتُ محظوظًا جدًا بالمدربين والناس الذين لعبوا دورًا مهما في حياتي.
    Ve bu bana, genel manada fakirlerin hapsedilmesinin borçlu hapsi bağlamının dışında, adalet sistemimizde bariz ve merkezi bir rol oynadığını hatırlattı. TED وذكَّرني هذا بأن سجن الفقراء عموماً، حتى خارج سياق سجن المدينين، يلعب دورًا واضحًا جدًا ومركزيًّا في نظامنا القضائي.
    Araştırmacılar beynin karışık yapısının kilit rol oynadığını düşünüyorlar. TED يعتقد الباحثون أن تركيب الدماغ المعقد يلعب دورًا رئيسيًا.
    Kısaca, dev midyeler kendi resif evlerinin sakini olarak çok büyük bir rol oynuyorlar ve varlıkları resifleri sağlıklı kılıyor. TED باختصار، تلعب المحّارات العملاقة دورًا رئيسيًّا فعالًا كسكان لشعبهم المرجانية الخاصة، ومجرد وجودهم فقط يساهم في إبقاء الشعب المرجانية صحيّة.
    İlaçlar üzerinde de rol oynayabilir, örneğin vücudun belli bir kısmına invasif olmayan bir ilaç veya gen aktarımı söz konusu olduğunda. TED يمكن أن تلعب أيضًا دورًا في الأدوية، مثلاً، كوسيلة إيصال غير جراحية للأدوية والچينات لأجزاء محددة من الجسم.
    Bunun için dünya çapında işbirliği lazım ve bu noktada Twitter bir rol oynayabilir. TED هذه المشاكل تتطلب تنسيقًا حول العالم، وهذا هو الموضع الذي أعتقد أن تويتر يمكن أن يلعب دورًا فيه.
    Düzgünce yapıldığında yenileyici okyanus yetiştiriciliği, okyanuslarımıza, iklimimize ve kendimize yardımcı olmada önemli bir rol oynayabilir. TED إذا تمت على نحو سليم، يمكن لزراعة المحيط التجديدية أن تلعب دورًا حيويًا في مساعدة محيطاتنا، مناخنا، ونحن.
    Daha da şaşırtıcı olan, yeni bir çalışma gözlerimizdeki ışık alıcılarının dolaşım sistemimizde rolü olduğunu buldu. TED وعلى نحو مفاجيء أكثر، أظهرت دراسة حديثة أن مستقبلات الضوء التي في أعيننا تلعب دورًا أيضًا في أوعيتنا الدموية.
    Fark ettim ki tüm insanlığın yüzleştiği en büyük problem olan iklim değişikliğinin çözülmesi konusunda bir rolüm olabilecekti. TED إذ أدركت أن بإمكاني أن أؤدي دورًا في حل إحدى أكبر المشكلات التي تواجهها الإنسانية اليوم، ألا وهي مشكلة التغير المناخي.
    Yılda iki ila üç bin dolar önemli bir miktar. TED مبلغ 2000 إلى 3000 دولار سنويًا تؤدي دورًا كبيرًا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus