"ديبلوماسية" - Traduction Arabe en Turc

    • diplomatik
        
    Galaksideki bütün askeri diplomatik, ve gizli operasyonların arkasındaki kişiler ve siz onları bir psişik ile aynı odaya soktunuz. Open Subtitles الأدمغة التي تقف وراء كل عملية عسكرية و ديبلوماسية و سرية في المجرة و قد وضعتهم في غرفة مع مجنونة
    Ama istediğin zaman, tam bir diplomatik dokunulmazlıkla istediğin hızla bunu kullanabileceksin? Open Subtitles لكن يمكنك قيادتها متى شئت، وبأكبر سرعة ممكنة مع حصانة ديبلوماسية كاملة؟
    Kosovalılara diplomatik hizmet izni verilmiyordu. TED لم يكن مسموحا للكوسوفيين باتخاذ مصالح ديبلوماسية.
    Ne için? A.B.D. diplomatik vizesi taşıyorum. Open Subtitles لماذا, أنا أسافر بتأشيرة ديبلوماسية امريكية.
    diplomatik bir çanta Rusya'dan yola çıkıp, buraya, Amerika'ya ulaştı. Open Subtitles غادرت حقيبة ديبلوماسية روسيا ووصلت هنا للولايات المتحدة.
    Umarım diplomatik bir dille nerelerine sokmaları gerektiğini söylemişsinizdir. Open Subtitles أتمنى انك قد قلت له بطريقة ديبلوماسية أن ينسى الامر
    Yıldızgeçidi Komutanlığı'nın diplomatik ilişkiler konusunda yetenekli ekipleri vardır. Open Subtitles قيادة ستارجيت لديها فرق بمهارات ديبلوماسية
    Onu yakalamış olmanız, Magneto'yu tahrik edecek ama o elimizdeyken, diplomatik güce sahibiz. Open Subtitles أنت تعلم ان القبض عليها سوف يثير ماجنيتو اكثر و لكنها بحوزتنا سوف يعطينا ميزة ديبلوماسية
    Hocan olarak ve de ayrıca akşam yemeği flörtün olarak daha diplomatik ve daha az kendini beğenmiş davranmalıydım. Open Subtitles كان من الواجب أن أكون أكثر ديبلوماسية وأقل غروراً كأستاذ لكِ وكرفيق عشاء لكِ
    Öyleyse Kaktüs İnsanlarıyla kurmaya çalıştığım diplomatik ilişkiler en başından sekteye uğradı. Open Subtitles لذا جُهودي لإقامة علاقات ديبلوماسية مع شعب الصبار, فاشلة منذ البداية
    Amerikan Büyükelçisinin eşiyim ben ve ve sen ciddi bir diplomatik olayı riske atıyorsun. Open Subtitles أنا زوج السفيرة الأمريكية وأنتم تخاطرون بوقوع مشكلة ديبلوماسية خطيرة
    Bay Harris'in diplomatik bağlantıları var ve Anton'un ülkesine suçlu iadesi yapılmasını istiyor. Open Subtitles السيد هاريس لديه صلات ديبلوماسية و أراد أن يتم إخراج أنطون
    Amerikan Büyükelçisinin eşiyim ben ve ve sen ciddi bir diplomatik olayı riske atıyorsun. Open Subtitles أنا زوج السفيرة الأمريكية وأنتم تخاطرون بوقوع مشكلة ديبلوماسية خطيرة
    Bana son 5 günün ulaşım kayıtlarını ve bir diplomatik çanta getirin lütfen. Open Subtitles واجلبوا لي سجل السفر للأيام الخمسة الماضية وحقيبة ديبلوماسية من فضلكم
    Bugün öne çıktın ve deneyimli bir diplomatik heyeti etkiledin. Open Subtitles تفوقتِ وأبهرتِ مبعوثة ديبلوماسية متمرسة اليوم.
    Parayı en fazla 2 çantaya koy diplomatik paravanla göndereceğim parayı. Open Subtitles ضع النقود في صندوق السيارة، حقيبتان أو معظمها وسأجعلهم يشحنونها تحت لوحة ترقيم ديبلوماسية
    Hapiste değilsin, bu diplomatik dokunulmazlık veriyor. Open Subtitles إنك خارج السجن فقط ﻷن هذا يمنحك حصانة ديبلوماسية
    Herhangi bir soruşturma olmayacağına dair diplomatik belgeler. Open Subtitles تفضل، أوراق ديبلوماسية لضمان عدم إجراء تفتيش
    Onu bir diplomatik bir poşete koyup, eve gönderirlerdi. Open Subtitles كانوا سيضعونها فى حقيبة ديبلوماسية و تُرسَل إلى المنزل
    Kosova'nın geleceği hakkında diplomatik müzakereler yapılıyordu o zamanlar ve bırakın Kosova halkını, Kosova hükümeti de bu görüşmelere gerçekten katılamıyordu. TED كانت مفاوضات ديبلوماسية حول مستقبل كوسوفو تجري آنذاك، وكانت الحكومة الكوسوفية قد تخلت عن الكوسوفين لم يكونوا في الواقع من المشاركين في هذه المفاوضات.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus