Küçük Deniz ve babası, korkunç büyücünün lanetlediği ormandaki kapıdan geçmek zorundaydılar. | Open Subtitles | دخل دينيز الصغير ووالده الغابة الملعونة من الساحرة الشريرة |
Yol boyunca kötü büyücünün zebanileri Deniz'i babasından çalmak ve lanetli kuyuya atmak istediler. | Open Subtitles | حاولت الساحرة ووحوشها على طول الطريق خطف دينيز وقذفه بالبئر الملعون |
Kahraman Deniz babasına ne kadar cesur olduğunu kanıtlamak için büyük avluya gitmeye karar verdi. | Open Subtitles | قرر دينيز البطل أن يذهب لباحة المنزل لكي يثبت مدى قوت |
Denise'e gelemeyeceğimi, boş olmadığımı söyle... | Open Subtitles | أخبري دينيز أنه ليس بوسعي الحضور, لأنه ليس لدي وقت.. |
Denise'le ve onun inciğiyle iyi eğlenceler! | Open Subtitles | استمتعي بلقاء دينيز وبلحم العجل الخاص بها! |
- Bu reklamın masrafları, Michael Denny ve Denny Şarkıcıları tarafından karşılandı. | Open Subtitles | دفع تكلفة الاعلان مايكل دينيز و ذا ديني سينغيرز |
Anne ne olur bu gece Deniz'i al, abimlere gidin. | Open Subtitles | أمي أرجوك خذي دينيز واذهبي فقط لهذه الليلة |
Bunu hapishaneye atmışlar ya ihtilalde Deniz doğuberesi yani. | Open Subtitles | كما تعلمون، فقد قضى مدة طويلة بالسجن خلال الانقلاب العسكري وبعد ولادة دينيز |
Aaa, küçücük Deniz. | Open Subtitles | أنظري إلى هذه الصورة، كان دينيز هنا صغيرا |
Deniz süper kahramanın gitmesine izin verdi, çünkü yeni maceralar onu bekliyordu. | Open Subtitles | ترك دينيز البطل الخرق يذهب لأن هناك مغامرات جديدة بنتظاره |
Deniz, yemeğini yiyeceksen ye, yemeyeceksen doğru yatağa. | Open Subtitles | دينيز أنهي طعامك إن اردت ان تكبري والا فأذهبي الى فراشك مباشرة |
Oyunculuk meselesiyse, ben onu düşündüm Deniz. | Open Subtitles | انظري، إن كان بخصوص التمثيل فقد أعدت التفكير يا دينيز |
Saçmalama Deniz, sen bana kızgınsın o kadar. | Open Subtitles | لا تكوني سخيفة يا دينيز أنتِ مجنونة بحبي، وهذا كل ما في الامر |
Kahraman kovboy Deniz'e kimse karşı koyamazdı çünkü. | Open Subtitles | لا يجرؤ أحد على مواجهة دينيز راعي البقر |
Deniz bunu anladı ve hiç korkmadı. | Open Subtitles | فهم دينيز هذا إلا إنه لم يخف إطلاقا |
- Deniz'e de öğretir misin onu? - Öğretmez miyim hiç. | Open Subtitles | -ممكن أن تعلمي دينيز استخدامها أكيد ممكن |
"Onlara ne ad verdiniz?" "Denise" dedi. | Open Subtitles | "ماذا قد أسميتِها؟" فتقول: "اسميتُها دينيز!" |
Biri ona hepsine Denise dememesini söyleyebilirdi. | Open Subtitles | كان يمكن لأحدهم أن يخبرها، "لا تناديهن جميعاً دينيز". |
Son sınıftayken arkadaşlarımla çıplak bir şekilde Denny'nin otoparkına gitmiştik. | Open Subtitles | عندما كنا طلاب السنة الأخيرة قُدت أنا وأصحابي السيارة بسرعة في مركن مقهى دينيز |
Şükran gününde genelde Denny'ye gideriz.. | Open Subtitles | بالعادة أذهب الى مطعم "دينيز" في عيد الشكر |
Denizcim, dedeni artık göremeyeceğiz. | Open Subtitles | دينيز لن تري جدك مرة أخرى |
Bizim evimiz artık burası Denizciğim. Alışmaya çalışsan iyi olur babacığım. | Open Subtitles | بيتنا هو هذا يا دينيز تعود على ذلك |
Biraz dinlenmeye çalış Dennis, tamam mı? Duyduğuma göre oğlumla konuşmuşsun. | Open Subtitles | جرب أن تأخذ قسطا من الراحه دينيز , أوكي سمعت انك تحدثت مع ابني |