| Bana zencefilli gazoz al. Tuvalete gideceğim. | Open Subtitles | أحضر لي مشروب غازي ، أنا ذاهبةٌ لدورة المياه |
| Bu yaz Uluslararası Klüp'le Fransa'ya gideceğim. | Open Subtitles | -أنا ذاهبةٌ إلى "فرنسا" في الصيف مع النادي العالمي |
| Yarın karaya gideceğim. | Open Subtitles | أنا ذاهبةٌ برحلةٍ للمدينة بالغد. |
| Yakında üniversiteye gideceğim. | Open Subtitles | أعني , بأني ذاهبةٌ قريباً إلى الجامعة |
| Senin yanında kendimi güvende hissediyorum. Sanki kardeşimle çıkıyorum. | Open Subtitles | ،أنا حقّاً أشعر بالأمان معك كأنّي ذاهبةٌ للخارج مع أخي |
| - Şuraya doğru gideceğim. | Open Subtitles | - أنا ذاهبةٌ إلى الجدول العشبيّ - |
| Sanırım tek başıma dansa gideceğim. | Open Subtitles | اعتقد انني ذاهبةٌ بمفردي |
| Sen nereye gidersen ben de oraya gideceğim. | Open Subtitles | أنا ذاهبةٌ معك أينما تذهب |
| Brice ile kuş gözlemine gideceğim. Bize katılmak ister misiniz? | Open Subtitles | ذاهبةٌ لرعاية الطيور مع (برايس) أتريدُ الإنضمام لنا؟ |
| Avustralya'ya gideceğim. | Open Subtitles | أنا ذاهبةٌ "لأستراليا". |
| Yapmayın. Ben odama çıkıyorum. | Open Subtitles | .توقفي عن الحديث, أنا ذاهبةٌ للطابق العلويّ |
| Ben çıkıyorum | Open Subtitles | أنا ذاهبةٌ الآن! |