o toplantıda her ne duyduysan sen daha hassas yaptı. | Open Subtitles | ما سمعته في ذلك الاجتماع مهما كان جعلك تشعر بالقرف |
o toplantıda olmalısın. | Open Subtitles | ينبغي أن تكوني في ذلك الاجتماع. |
Boston'daki bu Toplantı üç şeye yol açtı. | TED | وقد خلص ذلك الاجتماع في بوسطن إلى 3 أشياء. |
Toplantı bir kaç hafta daha beklemek zorunda bir süre burada kalacağız. | Open Subtitles | على ذلك الاجتماع الانتظار لبضعة أسابيع نحن باقون هنا |
Vee, o toplantıya katılmak senin seçimin. | Open Subtitles | فيي, انت اخترتي أن تكوني في ذلك الاجتماع, لتشاركي. |
Sandalyemden aşağı kayarak kayboldum ve hevesle toplantının bitmesini bekledim. | TED | انزويت في مقعدي، وانتظرت بلهفة انتهاء ذلك الاجتماع. |
o toplantıyı da kaçıramam ama. | Open Subtitles | لكنني لا أستطيع تفويت ذلك الاجتماع. |
o toplantıda olan biteni istiyorum. | Open Subtitles | أريد دقائق من ذلك الاجتماع |
Pekâlâ, o halde Bishop'un ekibindeki diğer adamlarla da konuşman gerek, ...o toplantıda Cary ile birlikte olan kim varmış bulmak için. | Open Subtitles | حسناً, فستحتاجين اذاً للتحدث مع الأشخاص الآخرين في طاقم (بيشوب) لتكتشفي من كان في ذلك الاجتماع مع (كاري)؟ |
o toplantıda ben de olmalıyım. | Open Subtitles | ينبغي أن أكون في ذلك الاجتماع |
Bak, biliyorum bana güvenmek ya da yardım etmek için bir sebebin yok... yaptıklarımdan sonra, seni Rafael için terk ettikten sonra ve seni o toplantıda kötü gösterdikten sonra. | Open Subtitles | أعرف أنه ليس لديك سبب لتثق بي أو تساعدني بعد ما فعلته حيث تركتك من أجل (رافاييل) وأسأت إلى صورتك في ذلك الاجتماع |
Toplantı bir kaç hafta daha beklemek zorunda bir süre burada kalacağız. | Open Subtitles | على ذلك الاجتماع الانتظار لبضعة أسابيع نحن باقون هنا |
Buna epey güldük. Toplantı çok iyi gitti. | Open Subtitles | ضحكنا كثيراً على ذلك الاجتماع جرى على نحو جيد |
Dikkatimi çektiği ikinci toplantıydı ve her iki Toplantı da farklı yerlerde yapılmıştı. | Open Subtitles | كان ذلك الاجتماع الثاني على التوالي الذي لفت بها نظري وكل مرة كان في مكان مختلف |
Toplantı facia gibi geçti. | TED | ذلك الاجتماع كان بمثابة كارثة. |
Dinle beni dostum, o toplantıya Bobby Cobb olarak katılsaydım ne derdim biliyor musun? | Open Subtitles | اسمع ياصاح، لو كنت بوبي كوب في ذلك الاجتماع هل تعرف ماذا سأقول؟ |
o toplantıya gitmelisin ve ileri zamana atamazsın. | Open Subtitles | يجب أن تحضر ذلك الاجتماع ولا، لا يمكنك التأجيل |
Beni o toplantıya sokmalısın. | Open Subtitles | أنا بحاجة لكم للحصول على لي في ذلك الاجتماع. |
Bu toplantının düzenlenmesi seni tekrar doğru yola sokacak. | Open Subtitles | تنظيم ذلك الاجتماع سيضعك مرّة أخرى على المسار الصحيح |
Fikrini almak için o toplantıyı istedim. | Open Subtitles | طلبت منك لحضور ذلك الاجتماع لسماع رأيك |