o silahı sana yönelttikleri zaman bütün vücudum şok oldu. | Open Subtitles | جسمي كان في حالة صدمة عندما وجهوا ذلك المسدس عليك |
Eğer o silahı alacak biri varsa o da benim. | Open Subtitles | إذاً أى أحد سيذهب ليحضر ذلك المسدس سوف يكون أنا |
o silahı bulduğunda hemen bana getirmeni istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | عندما تجد ذلك المسدس أريدك أن تعطيني إياه, حسناً ؟ |
Çünkü tuttuğun O silah Epey gürültü çıkarır. | Open Subtitles | لأن ذلك المسدس الذي تحمله يصدر صوتا عاليا |
O silah karım kaybolmadan önce evimden çalındı. | Open Subtitles | ذلك المسدس سُرق من منزلي قبل إختفاء زوجتي. |
Anne O silaha ulaşabilirdi, ve gerekçesi de var. | Open Subtitles | كان متاحا لوالدة(براين) الحصول علي ذلك المسدس كما أن لديها الدافع لاستخدامه |
O silahtan alinan avuç içi izlerinin sonucunun çiktigini söylemek için gelmistim. | Open Subtitles | أتيت لأخبرك أننا رفعنا بصمات الكفّ عن ذلك المسدس |
şu silahı her ateşlediğinde_BAR_yazışmalarım üç ay geriye gidiyor. | Open Subtitles | كلما تشهر ذلك المسدس تتأخر معاملتي الورقية لثلاثة |
Bunu yapabilmen için en iyi yol o silahı bırakmandır. | Open Subtitles | أفضل طريقة لك لتفعل ذلك هي ان تضع ذلك المسدس |
Bir gün, öteki adam aklını başına toplar ve o silahı geri alır. | Open Subtitles | ذات يوم يصبح المرء حكيما بما يكفي و يستعيد ذلك المسدس |
Başın belaya girmeden ver o silahı. | Open Subtitles | و الان أعطنى ذلك المسدس قبل أن تتورط فى المتاعب |
Aşağılık sürtük burnumu kırdı! Ver o silahı bana! | Open Subtitles | أيتها السافلة لقد كسرت أنفي أعطني ذلك المسدس |
Sana o silahı bu yüzden ucuza sattım. 6 tane 50'liğe. | Open Subtitles | لذلك بعت لك ذلك المسدس بثمن رخيص، 50 دولاراً |
o silahı üzerimden çekersen, bu kağıdı memnuniyetle sana veririm. | Open Subtitles | سيسرني أن أعطيك هذه الورقة عندما تبعد ذلك المسدس اللعين عني |
Ama o silahı görmeme izin verildi mi? | Open Subtitles | لكن أيا كان هذا ،فقد سمح لي أن أرى ذلك المسدس |
O silah kafama çok yakın. Bu gerekli mi? | Open Subtitles | ذلك المسدس قريب جدا من رأسي هل ذلك ضروري ؟ |
O silah benim elimde sadece on saniye felan kaldı. | Open Subtitles | كان ذلك المسدس في يديّ لعشرة ثواني تقريباً |
O silaha dokunmayın. | Open Subtitles | لا تلمسوا ذلك المسدس |
O silahtan alınan avuç içi izlerinin sonucunun çıktığını söylemek için gelmiştim. | Open Subtitles | أتيت لأخبرك أننا رفعنا بصمات الكفّ عن ذلك المسدس |
şu silahı belimden çek ya da emniyete kapa, lütfen. | Open Subtitles | ابعد ذلك المسدس عن ظهري او ضعه في وضع الامان لو سمحت |
Şu silah cesedinin yanında bulduğum silah. | Open Subtitles | ذلك المسدس هُنالكِ، هذا المسدس الذي عثرتُ عليه بقربِ جثته. |
silahını şafta atmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك ان تقذف ذلك المسدس إلى داخل العمود |
38'lik, kısa burun, paslanmaz. Tommy'nin silahıydı! | Open Subtitles | ذلك المسدس الخارق للدروع "إنه مسدس "تومى |