Laboratuarda Bunu test etmenin yolu alabildiğine küçük tutmaktan geçiyor. | TED | وطريقة اختبار ذلك فى المختبر هى بتبسيطه إلى أقصى درجة. |
Bunu Çin'de yapabilirsin ama burada bunun için öldürülebilirsin dostum. | Open Subtitles | يمكنك فعل ذلك فى الصين لكن هنا سوف تلقى حتفك |
bir gün sen de böyle olacaksın. Tıpkı hepimiz gibi. | Open Subtitles | سيحدث لك ذلك فى يوما ما مثلما يحدث لنا جميعاً |
Tek yapmam anahtarı çevirmek ya da yaya basmak... her seferinde tamamen aynı şeyi yapıyor... tam olarak istediğim de bu. | Open Subtitles | انا أدير المفتاح وهم يكررون ذلك فى كل مرة كما أريد تماماً |
Pek çok erkek için bu 3 yada 4. buluşmada olur.. | Open Subtitles | بالناسبة للكثير من الاشخاص يكون ذلك فى الموعد الثالث او الرابع |
Fransız veliahdı, Altın Yunus, Bunu rüyasında gördü ve gülümsedi. | Open Subtitles | الدرفيل الذهبى وريث العرش الفرنسى قد رأى ذلك فى منامه |
Eminim bundan sonra bir iyilik yaparken, Bunu unutmazsın. | Open Subtitles | أراهن بأنك ستتذكر ذلك فى المرة القادمة عندما تحاول فعل الخير |
Üzgünüm çocuklar. Bunu başka zaman yaparız. | Open Subtitles | أعتذر أيتها الطفلتان ، سوف أفعل ذلك فى وقت آخر |
Giyinip kuşanmış. Bunu dikkate almalısın. | Open Subtitles | انه بكامل اناقته يجب ان تضع ذلك فى الحسبان |
Ailende Bunu ilk düşünen sen olmayacaksın ve bu yüzden ilk ölen de olmayacaksın. | Open Subtitles | إنك لست أول من يظن ذلك فى عائلتك و لن تكون أول من يموت لذلك |
Bazen de çok kötü filmler yapmak zorunda kalabilirsin. Evet. | Open Subtitles | وبعد ذلك فى وقت ما عليك ان تعود الى البئر |
-Ben sadece seninle ilgileniyorum. -Ben de belli ölçüde minnettarım. | Open Subtitles | أننى فقط أعتنى بكى وأنا أقدر ذلك فى الاعمال الصغيره |
8 Ekim'de, babam kanserden öldü. | TED | وبعد ذلك فى الثامن من اكتوبر، توفى والدي بالسرطان |
Ya da mallarınızın ve bu evin kontrolünü ele alıp... açıkça araştırma yapabilecekti. | Open Subtitles | أو بسبب انه يمكنه هكذا التحكم فى أملاكك, وهذا المنزل ويمكنه البحث بعد ذلك فى العلن بدلا من الظلام كما هو الآن |
Sonra da, viskilerine iki parça buz isterler. | Open Subtitles | سيرغبون بعد ذلك فى قطعتين من الثلج فى كأس الويسكى |
Eminim olacak , ve bir gün seninle tanışmak istiyorlar tabi ki. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنكى تريدين و هم أيضا يريدون ذلك فى يوم ما |
Marki'ye, evlenme teklifini senin adına kabul ettiğimi ve evliliğin bir an önce yapılması için bir mektup yazdım. | Open Subtitles | كَتبتُ إلى المركيز ووافقت على ، اقتراحه وعرض الزواج نيابة عنكِ وأطلب بأن يتم ذلك فى أقرب فرصة ممكنة |
O son nefesinde... umuyordu ki... bu kılıcı tutmuş olan atalarını anımsayın. | Open Subtitles | تمنى ذلك فى نفسه الاخير بان تتذكر اسلافه الذين حملوا هذا السيف |