"ذلك لطيف" - Traduction Arabe en Turc

    • Çok hoş
        
    • Çok güzel
        
    • Bu iyi
        
    • Çok tatlısın
        
    • Bu çok güzel
        
    • Bu güzel
        
    • Ne güzel
        
    Oh, bunu söylemen Çok hoş. Ama teknik olarak henüz yıldız değilim. Open Subtitles حسناً، ذلك لطيف جداً منكِ لكن، فنياً، لستُ حقاً نجماً حتى الأن
    Çok hoş, yine de sadece biriniz için yerim var. Open Subtitles ذلك لطيف .. لكنّي ما زال لدي مكان واحد لأحدكم.
    Çok güzel de Vangor ailesi de kimin nesi ve boktan bir aile mührü için neden define avına çıkayım? Open Subtitles ذلك لطيف جداً لكن من هو فانجر ولماذا يجب أن أبدي أي إهتمام بشعار عائلتهم؟
    Kişisel fikrim şu ki, bence kendine biraz vakit ayırman Çok güzel. Open Subtitles شخصيا . اعتقد ان ذلك لطيف جدا انك قررتي التريث بالامر
    Bu iyi oldu. Open Subtitles لقد كان ذلك لطيف حقا
    Bekle. Çok tatlısın. Ama işe yarayacağını sanmam. Open Subtitles أنتظري ذلك لطيف لا أعتقد بأن ذلك يجدي بالرغم من ذلك
    - Bu Çok güzel, değil mi? Open Subtitles ذلك لطيف جدا. هناك أنف، أوغسط.
    Yani düşününce Bu güzel bir şey. Open Subtitles أنا أعني , ذلك لطيف عندما تفكر به
    Bunu duymak Ne güzel efendim. Teşekkür ederim. Open Subtitles حسناً، ذلك لطيف جداً سماعهُ، سيدي.
    Bence Çok hoş. Önemsediklerini gösteriyor. Open Subtitles أعتقد أن ذلك لطيف ، أن يظهر اهتمامهم بكِ
    Bu Çok hoş, çok kötü hissediyorum. Open Subtitles يا إلهي . ذلك لطيف جدًا و أشعر بالحرج الكبير
    Çok hoş ama ne yapacağımı ciddi şekilde düşünmeye başlamam gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles حسنا, ذلك لطيف ولكني أعتقد أنه علي التفكير بجد حول مالقادم بالنسبة لي ؟
    Bu Çok hoş ama benim için, acıma partisi yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles أووه ذلك لطيف حقا لكن لست مضطره لعمل حفلة رحمه لي
    Bu Çok hoş ama fazla abartma. Para çok çabuk biter. Open Subtitles ذلك لطيف جداً، لكن لا تبالغ في الإسراف، فقد يختفي ذلك بنفس سرعة قدومه.
    Doğrusu bu Çok hoş,bilirsin.ben de senden hoşlanıyorum. Open Subtitles ذلك لطيف جداً، وأنا معجب بك أيضاً.
    Bilirsin, dürüst olmak gerekirse, saç ve makyaj karavanına giderken ve hiçbirşey yapmadan-- makyaj yapılacağını bilmen-- Çok güzel birşey. Open Subtitles تعرف,لأكون صادقة ذلك لطيف نوعا ما الدخول الى مقصورة الشعر و المكياج و معرفة أنه سيتم تجميلك
    Çok güzel. Özel birine benziyor. Open Subtitles ذلك لطيف جداً يبدو كشخص مميز جداً
    Bu iyi olurdu. Open Subtitles ولقد كان ذلك لطيف , البيرة.
    Çok tatlısın. Sağ ol. Open Subtitles ذلك لطيف جداً..
    Teşekkürler. Bu Çok güzel. Open Subtitles شكرا لك, ذلك لطيف جدا هناك زهرية فيها
    Nasıl istersiniz? Evet, Bu güzel. Open Subtitles نعم، ذلك لطيف أَحبه أدخل
    Ne güzel. Open Subtitles حسنٌ، ذلك لطيف.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus